1899 yılında Aydın'da varlıklı bir çiftçinin oğlu olarak dünyaya gelen ve Adnan Menderes ismiyle bilinen siyasetçinin asıl adı, Ali Adnan Ertekin Menderes’tir.
Okul hayatına, İzmir İttihat ve Terakki Mektebi'nde başlayan Menderes eğitimine İzmir Amerikan Koleji'nde devam etti.
1931 yılında CHP Aydın milletvekili seçildikten sonra Ankara Hukuk Fakültesi'ne giren Menderes, 1935 yılında mezun oldu.
Yedek subay eğitimi almasına karşı, Birinci Dünya Savaşı'na sıtma hastalığına yakalandığı için katılamayan siyasetçi, Kurtuluş Savaşı'nda gösterdiği başarılardan dolayı İstiklal Madalyası ile ödüllendirildi.
İzmir'in ünlü ailelerinden, Evliyazade Fatma Berrin Hanım ile 1929 yılında evlendi ve Yüksel, Mutlu, Aydın olmak üzere üç oğlu oldu.
Adnan Menderes, 1930 yılında kısa süreli de olsa Serbest Cumhuriyet Fırkası'nın bir kolunu organize etti. Partinin kendini feshetmesinden sonra ise Cumhuriyet Halk Partisi'ne geçti ve 1931 seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi'nden Aydın milletvekili olarak seçildi. Menderes, o dönemlerde en sert çıkışını, "çiftçiyi topraklandırma yasası" görüşülürken yaptı. Bu çıkış sonrasında ise Menderes, parti içi muhalefet yapması gerekçe gösterilerek, 1945 yılında CHP'den ihraç edildi.
CHP'den Celal Bayar, Fuad Köprülü ve Refik Koraltan ile birlikte ihraç edilen Menderes, daha sonra Demokrat Parti'yi kurdu.
1947'de yapılması gereken seçimler, CHP tarafından bir yıl öne alındı ve 1946 yılında CHP yüzde 85 oy ile seçimi kazandı.
Adnan Menderes, 1946 seçimlerinde Demokrat Parti aracılığıyla Kütahya milletvekili olarak tekrar meclise girdi.
'Beyaz Devrim' olarak adlandırılan 1950 seçimlerini Demokrat Parti’nin kazanmasının ardından Adnan Menderes, 19. Türkiye Hükümeti'ni kurarak başbakanlık görevine başladı. Bu görevini 1960 yılına kadar sürdürdü.
27 Mayıs 1960 günü sabaha karşı saat 4'te radyoda Kurmay Albay Alparslan Türkeş, Türk Silahlı Kuvvetleri olarak yönetime el koyduklarını belirtti ve askeri darbenin sebepleri bir radyo bildirisi ile halka duyuruldu.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 27 Mayıs 1960 günü darbe açıklaması yaptığı sırada Eskişehir'de bulunan Adnan Menderes, beraberindeki siyasilerle birlikte Kütahya'da tutuklandı ve Ankara'ya getirildi.
Ankara'da bir süre bekletilen Menderes, daha sonra yargılanmak üzere Yassıada'ya gönderildi.
27 Mayıs darbesini yapanların özel olarak kurdukları mahkeme olan Yüksek Adalet Divanı, 9 ay 27 gün boyunca Menderes ve beraberindeki siyasetçileri yargıladı.
Yargılama süreci sonunda 14 kişinin idamına, 31 kişinin de ömür boyu hapis cezasına mahkum edilmesine karar verildi.
Daha sonra Cemal Gürsel başkanlığındaki Milli Birlik Komitesi, Celal Bayar, Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu dışındakilerin idam cezasının affına karar kıldı.
Adnan Menderes, 13 ayrı davadan yargılandı ve Bebek Davası dışındaki bütün davalarda suçlu kabul edildi.
Menderes hakkında kararın Milli Birlik Komitesince onaylanmasıyla, 17 Eylül 1961'de İmralı Adası'nda idam edildi.
29 yıl sonra alınan yeni bir kararla, 17 Eylül 1990 yılında naaşları Cumhurbaşkanı ve devlet erkanın katıldığı bir törenle İmralı'dan alındı ve İstanbul'daki Adnan Menderes Bulvarı Topkapı çıkışında yapılan Anıt Mezara nakledildi.
1990 yılında, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin çıkardığı yasayla, Adnan Menderes ve onunla birlikte idam edilenlere itibarları iade edildi.