Diğer animasyon türlerine kıyasla daha farklı olan Japon animasyonları bir diğer adıyla 'anime' değişik konuları, fantastik dünyaları ve farklı tarzda çizimleriyle animasyon dünyasının zirvesinde yer almaktadır. Günümüzde platformların çokluğuyla adını daha da fazla duyuran Japon animasyonları dünyanın her yerinden her yaştan izleyiciyi bünyesine eklemektedir. Gelin hep beraber yeni neslin yükselen türü olan Japon animasyon filmlerine bir göz atalım.
Ruhların Kaçışı
Hayao Miyazaki’nin en değerli yapıtlarından biri olan Ruhların Kaçışı, ana karakteri on yaşındaki Chihiro, ailesiyle beraber yeni bir kasabaya taşınmıştır ve bu kasabada kimsesiz bir bina vardır. Ailesinin zoruyla bu binaya giren Chihiro daha sonra anlar ki burası akşamları değişen ve ruhların dinlenme, arınma yeri olan bir binaya dönüşmektedir. Bu binadan kaçmaya ve domuza dönüşmüş ailesini kurtarmaya çabalayan Chihiro, Haku isimli bir ruhun yardımıyla kaçma planı içinde büyük bir maceranın içine girer.
Animasyon türünün en önemli örneklerinden biri olan film, 75. Akademi Ödülleri’nde En İyi Animasyon dalında Oscar’a; 52. Berlin Film Festivali’nde ise Altın Ayı ödülüne layık görülmüştür. Film, Japon sinema tarihinin en başarılı filmi olarak da kırılması güç bir rekoru elinde tutuyor.
Ateşböceklerinin Mezarı
Isao Takahata’nın yazıp yönettiği 1988 yapımı anime izleyiciyi çocuksu bir dünyaya ama bir o kadar da yetişkinlerin dünyasına ve bu dünyanın acıları içerisine alan bir yolculuğa çıkarıyor. Akiyuki Nosaka’nın yazdığı İkinci Dünya Savaşı’nda ölmüş olan kız kardeşine bir özür mektubu niteliği taşıyan otobiyografik romandan uyarlama olan film, insanlık tarihinin en kara lekelerinden biri olan II. Dünya Savaşı'nın yıkıma uğrattığı hayatları iki küçük kardeş üzerinden anlatıyor. Ateş böceklerinin dansı ve parıltısı içerisindeki insanın hüznünü harmanlayan film animenin yarattığı dünyada sizleri tarifsiz bir yolculuğun içerisine taşımaktadır.
Komşum Totoro
Hayao Miyazaki tarafından yazılmış ve yönetilmiş olan film anime dünyasındaki en bilinen karakterlerden birinin doğuşunu sağlamıştır. Filmin ana karakterleri olan iki kız kardeş Mei ve Satsuki, hastanede olan annelerine daha yakın olmak için yeni bir yere taşınmışlardır. Bu yeni yerde bir gün Mei, orman ruhu olan Totoro ile tanışır ve bu tanışma sayesinde iki kız kardeş orman ruhlarının içerisine dalarlar . Hastalık gibi bir gerçekçiliğin yanında orman ruhlarının büyüsü filmi kültleştirmiştir.
Prenses Mononoke
Bir diğer Hayao Miyazaki tarafından yazılmış ve yönetilmiş olan anime filmi insan ve doğa savaşının destansı göstergesini bizlere sunmaktadır. İnsan egemenliğinde doğaya hükmetme gücünü kendinde gördüğü için doğanın kaynaklarını da kendi malı olarak gördüğü için hızla ve acımasızca tüketmesine karşı olarak da doğanın güçlerinin, insan ile bir mücadele içerisine girmesini konu almaktadır. Köyüne saldıran şeytan ile savaşarak, lanetli ruhun kaynağını bulmak için yolculuğa çıkan Prenses Mononoke, bu yolculukta demirden korkunç silahlar yapan ve doğa ile savaşan bir köyde kendini bulur ve bu köy ile doğa arasındaki savaşta kalarak kendine bir yol çizmeye çabalar.
Yürüyen Şato
Howl’s Moving Castle büyülü bir masalın ve zamansız bir maceranın görsel şölenidir. Hayao Miyazaki’nin 2004 yapımı filminde hareket eden bir şato ve bu şatoyu hareket ettiren bir alev vardır. Bu alevin sönmemesi gerekir çünkü hem şatonun hem de şatonun sahibi Howl’ın hayatı buna bağlıdır. Başrolümüz olan Sophie, genç bir kadınken bir cadının lanetiyle yaşlanır. Bu laneti bozmak için yolculuğa koyulan Sophie, yolculuğuesnasında yürüyen bir korkulukla karşılaşır ve beraber Howl'sun Yürüyen Şatosunu bulurlar. Şatoda Sophie temizlikçi olarak işe başlar ve yavaş yavaş hem şatoyu tanımaya başlar hem de şatonun cini ile sahibi Howl arasındaki sır ile yüzleşir.
Savaş sonrasında 'araç' olarak kullanılan genç bir kız, askeriyeden çıkartılmasıyla yeni bir başlangıç yapmaya çalışır. "Otomatik Anı Bebekleri" olarak yeni hayatını sürdürmeye çalışan Violet, askeriyedeyken komutanın ona söylemiş olduğu sözlerin gerçek anlamını bulmaya ve bu sözlerin sahibinin hâla yaşayabilme olasılığı ile umut ışığını kovalar. Bu kovalamaca yüreğinizdeki en saf duyguları harekete geçirecek ve göz yaşlarınıza hakim olamayacaksınız.
Kusursuz Mavi
Animenin ana karakteri olan Mima Kirigoe, ünlü bir şarkıcıdır ancak kariyerinden pek de memnun değildir. Kariyerinde değişikliğe giden Mima, oyunculuğa yönelir. Ancak hayranları tarafından hoş karşılanmayan bu durum ve oynadığı ilk filmdeki rolü ve dergilere verdiği pozlara toplumsal normlara bağlı kalan bazı hayranları tarafından büyük bir tepki alır. Bu hayranlardan biri Mima'nın peşine düşerek onu rahatsız eder ve kadının hayatı bir kabusa döner ve gerilim dolu bir anime izleyici ile buluşur.
Kabuktaki hayalet
Mamoru Oshii tarafından hayat verilen bu anime filmi artık insanların organik yapılarının başkalaşmaya başladığı ve insanlar artık tamamen organik bir canlı olmaktan çıkıp teknoloji ve makine ile birleşmeye başlamasını konu alan korkutucu bir distopya filmidir. Kuklacı adı verilen bir hacker insanların zihinlerine girerek anılarını ve hafızalarını çalmaya başlar. Devlet bu tehlikeyi önlemek, hafızaya sahip çıkmak ve hacker’ı yok etmek için bir örgüt kurar. 9. Şube personeli yukarıda anılan suçlara karşı mücadele eden özel bir birimdir. Teşkilatın harekat lideri, vücudu tamamı ile sibergenetik organ ve uzuvlardan oluşan Binbaşı Motoko Kusanagi ve ekibi Kuklacı'yı bulmak için mücadele verir.
Işıltılı Ateşböceklerinin Ormanına
Yaz tatilinde büyükbabasının köyüne giden genç kızın ormanda kaybolmasıyla suratında sürekli maske ile dolaşan genç bir çocuk tarafından bulunup kurtarılır. Genç kızın her yaz tatilinde büyükbabasını ziyarete gelmesiyle bir araya gelen genç kız ve maskeli çocuğun uzun yıllar sürecek hikayesini konu alan bir animedir.
Baloncuk
Tokyo'da geçen bu hikâyede, gökten yer çekimi kanunlarına meydan okuyan baloncuklar yağmaya başlar. Dış dünya ile bağlantısı kesilen Tokyo, ailelerini kaybeden bir grup gencin oyun sahasına dönüşmüş ve binadan binaya zıplayan bu ekibin savaş alanı hâline gelmiştir. Tehlikeli oyun tarzıyla tanınan genç yıldız Hibiki bir gün pervasızca bir hareketi sonucu yer çekiminde kırılma yaşanan denize düşer. Aniden ortaya çıkan ve gizemli güçlere sahip Uta adlı bir kız, Hibiki'nin hayatını kurtarır. Ardından onlardan başka kimsenin duymadığı benzersiz bir ses duyarlar. Acaba Uta neden Hibiki'nin karşısına çıktı? Ve bu karşılaşma dünyayı değiştirecek hangi gerçeğin ortaya çıkmasına neden olacak?