Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, HaberTürk'te Serap Belet ve Kürşad Oğuz'ın sorularını yanıtladı.
Kemal Kılıçdaroğlu, Baykar Teknoloji Genel Müdürü Haluk Bayraktar ile sosyal medya üzerinden yaptıkları karşılıklı paylaşımlarla ilgili konuştu.
Bayraktar'ın kendisi hakkındaki eleştirileri hatırlatılan Kılıçdaroğlu, "Bayraktarların Türkiye için ne kadar önemli şeyler yaptıklarını anlattım. Beni dinlememişler. Babası hayatta iken yanlarına gittim. Çok güzel ve nitelikli ekibi vardı. Orada fotoğraflar çektirdik. Aileden izin almadığım için fotoğrafları paylaşmadım. Ben asla ve asla onlar da benim söylediğim şampiyonlar liginin parçası olacak. Onları niye dışlayalım? Onlara her türlü desteği vereceğiz." dedi.
Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bütün bu gelişmeleri parti devleti süreci içinde yaptılar. Acaba Kılıçdaroğlu gelirse aynı mantıkla gider mi, parti ayrı devlet ayrıdır. Samsun'da TEKNOFEST'e ben de gittim. Pırıl pırıl gençler vardı. Kim bilmiyorum, bana söylesin. Diyecek ki 'Sizin şu milletvekiliniz bizim aleyhimizde konuşuyor' diye. Kim bu ülkede taş üstüne taş koyuyorsa ben onun siyasi görüşüne bakmam. Keşke Bayraktar beni TEKNOFEST'te karşılasaydı. Ben haber verdim 'gelmek istiyorum' dedim. Büyük bir ihtimalle çekindi ve kendisi TEKNOFEST'ten ayrıldı. Bakan veya bakan yardımcısı bizi aldı, gezdirdi."
Kılıçdaroğlu, programda şu açıklamalarda bulundu:
Ben 85 milyonun oyuna talibim. Geçmişte AK Parti'ye MHP'ye oy vermiş vatandaşların oylarına talibim. Türkiye kavgadan yoruldu artık. Buradan çıkmamız lazım. Bugün Isparta, Kayseri mitinginde pekçok ülkücü arkadaşım gelip destek verdi, bunu görüyorum. Ülkede kişi başına gelir düştü, fakirleşme arttı. TÜRK İŞ'in açlık sınırı rakamları açıklandı, asgari ücretin üstünde. Bugün milyonlarca kişi asgari ücretin altında aylık alıyor. Sandığa giden her yurttaştan oy istiyorum. Türkiye'de huzur, bereket istiyorsan, siyasal partiler akılcı politikalarda yarışmak istiyorsa bize oy vereceksiniz diyorum. MİT onun emrinde zaten. Bizim gizli kapaklı görüşmemiz varsa çıksın açıklasın. Devleti yöneten kişi sorumluluk üstlenir. Diyorum ki 'evet bunlarla oturduk ittifak konusunda anlaştık' derim. Böyle bir şey yok. Biz 6 lider bir aradayız. Benim tek başına pazarlık yapma şansım var mı? Yok masanın altında imiş, yanında imiş, üstünde imiş. Açıkça söyleyin. Milletin kafasını karıştırmak istiyorlar, işin gerçeği bu.
Söz verdim, bu ülkeye barışı, huzuru getireceğim. Ortak mutabakat metninde ne gerekiyorsa hepsini yapacağız. 6 lider imza atmış vaziyette. Varolan sorunlar parlamentoda çözülcek. Demokrasi, düşünceye ifade istiyoruz. Düşüncesini açıkladı diye kimsenin hapse atılmasını istemiyoruz. Bunu Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan bütün vatandaşlar için yapacağız. Tivit attı diye gidip bir çocuğu hapse atmak hangi aklın ürünüdür. Herkes düşüncesini özgürce söylesin. Bize 3. sınıf demokrasi olsun diye dayatıyorlar. Neden 1. sınıf demokrasi olmuyor. Yargıç hukukun üstünlüğüne göre karar veriyorsa başımın üstünde yeri var. Anayasa Mahkemesi'ne bir üye atandı. Bu kişi temiz kişi değil. Yargıtay'da bir tek kararın altına imza atmayan kişi Yargıtay üyesi olarak oraya seçildi. Bütün bunları düzelteceğiz. Nerede hukuksuzluk, adaletsizlik varsa düzeltilmesi lazım. Elalemin kuklası konumundalar şimdi. Türkiye itibarlı bir ülkedir. Biz sorun yaratmak değil çözmek istiyoruz.
Biz bütün partilerle ilişki sürdürürüz. Bugün parlamentoda bugünkü koşullar dahil bütün partilerle görüşen tek parti biziz. AK Parti ile de MHP ile de HDP ile de görüşürüz. HDP'yi düşmanlaştırıyorlar. Sen düşmanlaştırırsan ikili oynuyorsun. HDP'nin başkanvekili parlamentoyu yönetiyor. Siz hukuk içinde hareket etmek zorundasınız. Bir kişinin hapisten çıkması için kanun çıkması lâzım değil mi? Kanun çıkmadan hangi yetkiyle 'Ben seni serbest bırakacağım' derim. Bir haksızlık varsa, siyasi görüşüne bakmaksızın 'Burada hata var giderilmesi lazım' derim. Gezi olaylarında içeride olanlar, ne günahı var bunların? Osman Kavala neden? Selahattin Demirtaş neden? Hiçbirisi terörden ötürü mahkum olmadı, yalan söylüyorlar millete. Halka doğruları söyleyeceksiniz. Bir insanı eleştirebilirsiniz, buna kimse bir şey diyemez. Haklı ise kendime çeki düzen veririm. AİHM kararı var. Anayasa'ya koymuşsunuz, 'herkes uymak zorunda' diye. Siz hukuk devleti misiniz? Evet ise o zaman bırakacaksınız.
Ben bir kesim bana oy versin diye çalışmam. 85 milyon için çalışırım. Ne pahasına olursa olsun sözüm var. 3 ay içinde Avrupa'ya vize kalkacak. Almanya, Fransa, İngiltere, Danimaka, Hollanda'da işçilerimiz var. O ülkede hangi demokrat standartlar varsa ülkemize getireceğiz. Getirdikten sonra AB'ye 'verdiğin sözü' tut diyeceğiz. Siz Anayasa'da özgürlükler, haklar varsa vereceksiniz vatandaşa. Gençlere söyledim bugün, anneleriniz babalarınız aman sakın ha tivit atma, başınız belaya girer diyor. Odada bile sessiz konuşuyor. Türkiye buna layık mı? Cumhurbaşkanı olduğumda gençlere sözüm var, en rahat beni eleştireceksiniz, eksiğim varsa düzeltirim