Türk Silahlı Kuvvetlerince (TSK), Kıbrıs'ta Türklerin Rumlar tarafından uğradığı zulmü önlemek ve Ada'da barış tesis etmek amacıyla gerçekleştirilen Kıbrıs Barış Harekatı'nın üzerinden 49 yıl geçti.
Kıbrıs Barış Harekatı, Kıbrıs adasında yaşanan siyasi ve etnik çatışmaların ardından Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 20 Temmuz 1974 tarihinde Kıbrıs'a müdahale etmesiyle gerçekleşen askeri operasyondur. Bu operasyon, Kıbrıs'ın geleceği üzerindeki anlaşmazlıklar ve Yunanistan destekli darbe girişiminin ardından gerçekleşti.
Kıbrıs adası, 1960 yılında bağımsız bir devlet olarak Kıbrıs Cumhuriyeti olarak kurulmuştu. Fakat adada yaşayan Türk ve Yunan toplumları arasında etnik ve siyasi anlaşmazlıklar bulunmaktaydı. Kıbrıs'ın Türk kesimi, Türklerin yoğun olarak yaşadığı ve ayrı bir yönetim altında bulunan bir bölgeydi, ancak bu bölgelerin statüsü ve diğer siyasi konular nedeniyle sürtüşmeler devam etti.
20 Temmuz 1974'te, Yunanistan destekli darbeci askeri cunta, Kıbrıs Cumhuriyeti hükümetini devirerek adayı Yunanistan ile birleştirmek istedi. Bu durum, Türk toplumunda büyük endişelere ve korkulara neden oldu. Türkiye, Kıbrıs'taki Türk toplumunu korumak ve Kıbrıs'ın geleceği üzerinde söz sahibi olmak için harekete geçti.
Türkiye, "Kıbrıs Barış Harekatı" adını verdiği operasyonu başlattı ve 20 Temmuz 1974'te Kıbrıs'a asker çıkarttı. Bu harekat, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin adada kontrolü ele geçirmesine ve adanın kuzey bölümünün Türk güçleri tarafından kontrol altına alınmasına yol açtı.
Birleşmiş Milletler (BM) müdahalede arabuluculuk yaptı ve Kıbrıs Barış Harekatı'nın ardından 1974'te iki toplumlu Kıbrıs Cumhuriyeti'nin fiilen var olduğu adada iki toplumlu bir çözüm benimsendi. Bu dönemden sonra, Kıbrıs adasının kuzey bölümü Türk Cumhuriyeti olarak adlandırılan ayrı bir yönetim altında kaldı ve uluslararası toplum tarafından tanınmadı. Güney Kıbrıs, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin yasal hükümeti olarak kabul edildi ve uluslararası alanda temsil edildi.
Kıbrıs Barış Harekatı, Kıbrıs sorununun temelini oluşturan ve hala çözüm bekleyen bir dizi siyasi, toprak ve güvenlik konusunda tartışmalara yol açtı. Bugün bile adanın statüsü hala çözüme ulaşmamış durumda ve müzakereler devam etmektedir.
"Ayşe tatile çıksın" parolası dönemin Dışişleri Bakanı Turan Güneş tarafından Başbakan Bülent Ecevit'e söylenmiştir. Ayşe ismi Turan Güneş'in kızı Ayşe Güneş Ayata'dan gelir.
Cenevre'de sürdürülen görüşmeler sırasında anlaşmanın mümkün olmadığı kanaati kesinleşince harekâtın yeniden başlatılacağı anlamına gelir.
