"Enosis" kelimesi, Yunanca kökenli bir terimdir ve "birleşme" ya da "bir araya gelme" anlamına gelir. Kıbrıs'taki Rumlar arasında yaygın olarak kullanılan bu terim, Kıbrıs'ın Yunanistan ile birleştirilmesini ifade eden bir siyasi hedefi ifade etmek için kullanılır. Dolayısıyla "Enosis," Kıbrıs adasının bağımsızlığından önce ve sonrasında özellikle Rum topluluğu arasında popüler bir kavramdır.
Kıbrıs adası tarih boyunca farklı medeniyetlerin egemenliği altına girmiş ve bu medeniyetlerin kültürel etkilerini almış bir coğrafyadır. Antik Yunan, Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu, Selçuklu Sultanlığı, Memlük Sultanlığı ve Osmanlı İmparatorluğu gibi çeşitli medeniyetler Kıbrıs'ı yönetmiştir.
16. yüzyılın sonlarına doğru Osmanlı İmparatorluğu Kıbrıs'ı fethetti. Bu dönemde ada, Osmanlı İmparatorluğu'nun bir parçası haline geldi. Osmanlı yönetimi altında, Kıbrıs'taki Rum nüfusu Yunan kültürüne ve dini inançlarına bağlılığını sürdürdü.
19. yüzyılın ortalarından itibaren, Kıbrıs'taki Rum nüfusu arasında milliyetçi bir bilinç oluştu. Bu dönemde Enosis fikri güç kazandı ve Kıbrıs'ın Yunanistan'a katılması gerektiği savunuldu. Rumlar arasında Enosis'i destekleyenler, Osmanlı yönetimine ve ardından Birleşik Krallık yönetimine karşı çeşitli protesto ve direnişlerde bulundular.
Enosis hareketi, Kıbrıs'ın Yunanistan'a katılması gerektiğini savunan propaganda faaliyetleri yürütmüştür. Bu propaganda, gazeteler, dergiler, broşürler ve açık hava etkinlikleri gibi farklı medya ve iletişim araçlarıyla gerçekleştirilmiştir. Kıbrıs Rum topluluğu içinde Enosis fikrini destekleyenler, zaman zaman gösteriler ve protesto eylemleri düzenlemişlerdir. Bu eylemler, Kıbrıs'ın bağımsızlık dönemi boyunca ve özellikle 20. yüzyılın başlarında sıkça görülen bir etkinlikti.
Enosis hareketi, Kıbrıs'taki Rum topluluğunun milli kimliğini ve Yunan kültürünü korumak ve güçlendirmek amacıyla eğitim alanında faaliyetlerde bulunmuştur. Özellikle okullar ve öğrenci dernekleri aracılığıyla bu amaç doğrultusunda çalışmışlardır.
Enosis hareketi, Kıbrıs'ın bağımsızlık müzakerelerinde ve siyasi süreçlerde temsilciler göndererek siyasi bir etkinlik yürütmüştür. Bu dönemde Kıbrıs Rum topluluğu içinde siyasi partiler de Enosis hareketini desteklemişlerdir. Enosis hareketi, Kıbrıs'ın Yunanistan'a katılması için uluslararası destek aramıştır. Yunanistan ile diplomatik ilişkiler kurarak ve uluslararası toplumun desteğini çekmeye çalışarak bu hedefi gerçekleştirmeye çalışmışlardır.
Kıbrıs'ta Enosis hareketi liderlerinin isimleri tarihsel olarak değişiklik göstermiştir, çünkü bu hareket zaman içinde farklı liderler ve organizasyonlar tarafından temsil edilmiştir. Kıbrıs'ta Enosis hareketi tarihi oldukça karmaşık bir süreçtir ve birçok farklı figür bu hareketin liderliğini üstlenmiştir.
Ancak, özellikle 20. yüzyılın başlarından itibaren Kıbrıs'taki Enosis hareketinin önde gelen isimlerinden biri olan ve bu hareketin sembolik liderlerinden biri olarak kabul edilen kişi, başka hiç kimse tarafından bu kadar yoğun bir şekilde temsil edilmemiş bir figür olan Makarios III'dür. Makarios III, Kıbrıs Rum Kilisesi Başpiskoposu olarak da bilinir ve bağımsızlık sonrası dönemde Kıbrıs Cumhuriyeti'nin ilk Cumhurbaşkanı olarak seçilmiştir. Ancak, Makarios III, Enosis konusundaki daha radikal görüşlere sahip diğer liderlerle de bazen farklılıklar yaşamıştır.