Ali Babacan, Meclis'te yaptığı değerlendirme toplantısında, Türkiye'nin de içinde bulunduğu bölgenin ağır ve sancılı bir dönemden geçtiğini söyledi.
Filistin-İsrail meselesinin on yıllardır devam ettiğini belirten Babacan, "Hamas'ın geçtiğimiz cumartesi günü sivillere yönelik yapmış olduğu saldırılar kabul edilemez, asla savunulamaz. Barışın sağlanmasına hizmet etmez. Her ne kadar ilk gün gelen haberlerin, görüntülerin bir kısmı teyit edilemiyor da olsa masum insanların kanı dökülürken savunulacak bir haklı dava olmaz. Aksine karşı tarafa orantısız güç kullanımı için bahane vermiş olursunuz." diye konuştu.
İsrail'in savaş ilanı ve Orta Doğu'da haritayı değiştirme söylemini kabul etmenin mümkün olmadığını vurgulayan Babacan, "Gazze'de yarısı çocuklardan oluşan sivillerin hiçbir ayrım gözetmeden günlerce ağır bombardıman altında tutulmasını ve öldürülmesini haklı görmek, savunmak mümkün değildir, insanlık adına utanç vericidir. Zaten onlarca yıldır büyük bir baskı ve zulüm altında ezilen Gazze halkının gıda, su, elektrik gibi temel insani ihtiyaçlarından mahrum bırakılması asla kabul edilmez. Milyonlarca insanın toplu cezalandırılması insanlığa sığmaz. Bir insanlık suçuna, daha büyük insanlık suçuyla karşılık verilmez. Savaşın da bir hukuku vardır." sözlerini sarf etti.
DEVA Partisi olarak başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin devletinin kurulmasını desteklediklerini dile getiren Babacan, "Çözüm, iki devletli çözümdür. Bunun dışındaki her şey insanlık trajedisinin büyüyerek artmasıdır." değerlendirmesinde bulundu.
İslam İşbirliği Teşkilatının derhal toplanması gerektiğini kaydeden Babacan, Arap Ligi için adımların atıldığını, ancak bunun yetmeyeceğini aktardı. Babacan, iktidarın, Filistin-İsrail meselesinde ilk 6 günde ortaya koyduğu tutumu ve diyalog için yaptığı çağrıyı da olumlu olarak değerlendirdiklerini belirtti.
En düşük emekli maaşının 7 bin 500 lira olduğunu anımsatan Babacan, 1 Temmuz'da herkesin maaşına zam yapıldığını, emeklilerin ise unutulduğunu savundu. Bir gazetecinin, yeni anayasa sürecine destek verip vermeyecekleri sorusu üzerine Babacan, anayasa ile ilgili teklif hazırladıklarını ve kamuoyuna ilan ettiklerini dile getirdi.
Altılı masanın da 84 maddelik bir Anayasa değişikliği çalışması yaptığını hatırlatan Babacan, "Biz onun da arkasındayız, kendi yaptığımız çalışmanın arkasındayız. 6 imza teke düşse de o imzanın da arkasındayız. Ama iktidarın ortaya koyduğu tek bir madde yok." görüşünü paylaştı.
İktidarın, "TBMM'de 2012 yılında olduğu gibi geniş kapsamlı komisyon oluşturalım" demesi halinde durumu değerlendireceklerini belirten Babacan, "(Bu komisyon sıfırdan beyaz sayfalarla başlasın, herkes getirsin kendi hazırlığını koysun masaya) derlerse, o komisyon da geniş katılımlı, temsil gücü yüksek komisyon olursa, biz de davet edilirsek, o komisyonda yer alır, çalışmalara katkı veririz." ifadesini kullandı.
Bir gazetecinin "DEVA partisinin Mecliste grup kurma arayışı olabilir mi?" sorusu üzerine Babacan, grup kurmayla ilgili sürecin organik bir süreç olmasını arzu ettiklerini söyledi. Ali Babacan, "Doğal bir şekilde, doğal bir akış içerisinde milletvekili sayımız 15'ten 20'ye çıktığı zaman grubu kurmuş oluruz. Ama bununla ilgili bizim acelemiz yok açıkçası. Sırf grup kurmak için doğal olmayan yöntemler uygulamak istemiyoruz." dedi.
Babacan, Gezi davasından ceza alan Can Atalay hakkındaki kararın da "kabul edilemez" olduğunu savundu.