Çayın kökleri, Güney Asya'nın derinliklerine, Sri Lanka'dan Çin ve Hindistan'a uzanan geniş bir coğrafyaya dayanmaktadır.
Afrika'nın bazı bölgelerinde de yerel çay türleri bulunur, ancak çayın sıcak su ile demlenerek bir içeceğe dönüştürülme fikri Çin'den gelmiştir.
Binlerce yıllık bir geçmişe sahip olan bu eski kültür ve medeniyet, çay yapraklarının sıcak su ile buluştuğunda nasıl bir aroma ve lezzet kazandığını ilk keşfedenler arasındadır.
Çin, bu buluşu ile çayı milli içecek olarak benimsemiştir. Ancak zaman içinde, çayı Çinliler kadar, hatta belki de daha fazla benimseyen diğer kültürler ve milletler ortaya çıkmıştır, bu da çayın dünya çapında yaygınlaşmasına ve sevilmesine yol açmıştır.
İngiltere, kendi topraklarında çay bitkisinin yetişmediği halde, çay kültürüyle dünyada en çok özdeşleşen ülkelerden biri haline gelmiştir. Aslında İngilizler, çay bitkisiyle belki de diğer birçok ulustan daha geç tanışmıştır.
Çay, İngiltere'ye 1662 yılında, Portekiz asıllı Catherine of Braganza'nın ülkeye gelişiyle tanıtıldı.
Portekizli asilzade olan Braganza, çevresindeki aristokratlara çay demleyerek sunmuş ve bu alışkanlık, zamanla Londra sosyetesinin vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir.
Böylece çay, İngiltere'nin ulusal içeceği olma yolunda ilk adımlarını atmış ve ülke genelinde popülerlik kazanmaya başlamıştır.
Çayın popülerliğinin artışı, modern dünyada hem kullanım kolaylığı hem de sağlık üzerindeki olumlu etkileri ile açıklanabilir. Özellikle sanayi devrimi sırasında, ucuz ve kolay ulaşılabilir bir içecek olması, fabrika çalışanları arasında hızla yayılmasına yol açtı. Çayın popülerleşmesinde, romanlarda yer alması, doktorların yorgunlukla mücadelede tavsiye etmeleri ve zihinsel açıdan faydalarının vurgulanması gibi kültürel etkenler de büyük rol oynadı.
Çay demlemenin yöntemi, dünya çapında farklılık gösterir. İngiltere gibi bazı ülkelerde çaya süt eklemek yaygındır. Türkiye ise, kendine has rengi ve aromasıyla dünyanın en iyi çay içilen yerleri arasında gösterilir.
Türk çayının 'tavşan kanı' diye tabir edilen demli rengi, dikkat edilmesi gereken bazı ipuçları sayesinde elde edilir.
Bu yöntemde su kaynatılır ve kaynar su, çayın üzerine eklenir. Çaydanlığın alt kısmı kısık ateşe alınarak, alttaki kaynar suyun buharıyla çay 10-15 dakika demlenir.
Bu tarifte, çayın üzerine başta soğuk su eklenir ve çaydanlık orta ateşte ısıtılarak suyun buharıyla çay yavaşça ısıtılır. Bu yöntem ilk tarife göre daha uzun sürer.
İyi bir çay, sadece demleme teknikleriyle değil, aynı zamanda kullanılan su, çayın türü ve içme şekliyle de belirlenir.