Filistin'in Birleşmiş Milletler (BM) nezdindeki Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, uluslararası arenada adaletin sağlanması ve Gazze'deki duruma ilişkin etkin adımların atılması çağrısında bulundu. Mansur, BM Güvenlik Konseyi'nin, Cezayir tarafından sunulan ve Gazze'de ateşkes talep edilen karar tasarısının ABD tarafından veto edilmesine sert tepki gösterdi.
ADALETİN PEŞİNDEKİ KARARLILIK
Uluslararası Adalet Divanı'nın İsrail'e yönelik aldığı ihtiyati tedbir kararlarının uygulanmasının ve acilen ateşkesin sağlanmasının gerekliliğini vurgulayan Mansur, Filistin halkının maruz kaldığı zulme dikkati çekti. Mansur, savaş suçları, insanlığa karşı suçlar ve soykırım işleyenlerin cezalandırılması için Filistin'in mücadelesinden vazgeçmeyeceğinin altını çizdi.
FİLİSTİN'DEKİ KAYIPLARA İŞARET
Mansur, son 20 gün içerisinde İsrail'in 4 bin Filistinliyi, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu kişileri öldürdüğünü ve toplamda 30 bin kişinin hayatını kaybettiğini, 69 bin kişinin yaralandığını ifade etti. Bu vahim durumu, uluslararası toplumun eylemsizliğinin korkunç bir sonucu olarak nitelendirdi.
BMGK'NIN TARİHSEL SORUMLULUĞU
"Soykırımdan daha büyük suç olabilir mi?" sorusuyla uluslararası toplumu harekete geçmeye çağıran Mansur, tarih boyunca BM Güvenlik Konseyi'nin eylemlerinin ve eylemsizliklerinin sert bir şekilde yargılanacağını belirtti. İsrail'in değil, masum Filistinli kadın, çocuk ve erkeklerin korunması gerektiğini vurgulayan Mansur, adaletin sağlanması yolunda Filistin'in kararlılıkla ilerleyeceğini ifade etti.
CEZAYİR'DEN ATEŞKES İÇİN ACİL ÇAĞRI
Cezayir'in Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Amar Bendjama, uluslararası toplumun Gazze'de acilen bir ateşkes sağlanması yönündeki çağrılara hızlı bir şekilde yanıt vermesi gerektiğini vurguladı. Bendjama, ateşkes çağrılarının engellenmesinin, ileride bölge ve dünya üzerinde olumsuz etkiler yaratacağı konusunda uyarılarda bulundu, şiddet ve istikrarsızlığın maliyetine dikkat çekti.
İNGİLTERE'DEN KARAR TASARISINA ÇEKİMSER BAKIŞ
İngiltere'nin BM Daimi Temsilcisi Barbara Woodward, sadece ateşkes çağrısında bulunmanın, bu hedefe ulaşılmasını sağlamayacağını belirterek, söz konusu karar tasarısının esirlerin serbest bırakılması yönündeki müzakerelere zarar vereceğini ifade etti. Woodward, çatışmanın sona ermesinin, tüm esirlerin serbest bırakılmasıyla mümkün olacağını savundu.
FRANSA VE ÇİN'DEN İSRAİL OPERASYONLARINA TEPKİ
Fransa'nın BM Daimi Temsilcisi Nicholas de Riviere, ateşkes ve insani yardım erişiminin acilen sağlanması gerektiğini, Gazze'deki insani durum ve can kaybının kabul edilemez olduğunu dile getirdi. Riviere, İsrail'in operasyonlarının sona erdirilmesi gerektiğini belirtti.
Çin'in BM Daimi Temsilcisi Zhang Jun ise, ABD'nin vetosunun Gazze'yi daha derin bir krize ittiğini ve yanlış bir mesaj verdiğini söyledi. Zhang, uluslararası toplumun adaleti sağlaması ve Filistin halkına yaşam hakkı vermesi gerektiğini vurguladı.
CEZAYİR'İN GAZZE İÇİN BMGK’YA SUNDUĞU KARAR TASARISI
Cezayir, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne (BMGK) Gazze'de derhal uygulanması gereken insani bir ateşkesin sağlanması için bir karar tasarısı sundu. Bu tasarı, sivillere yönelik saldırıların kınanmasını ve Filistin halkının zorla yerinden edilmesine karşı çıkılmasını içeriyor. Ayrıca, tüm tarafların uluslararası insancıl hukuka uygun davranmaları ve Gazze'nin her bölgesine engelsiz insani yardım ulaştırılmasının sağlanması çağrısında bulunuluyor. Uluslararası Adalet Divanı'nın İsrail'e yönelik aldığı ihtiyati tedbir kararlarına atıfta bulunan tasarı, tüm esirlerin serbest bırakılmasını talep ediyor.
ABD TÜM ATEŞKES ÇAĞRILARINI VETO ETTİ
ABD, geçmişte BMGK'de Gazze'ye ilişkin sunulan ve acilen insani ateşkes talep eden karar tasarılarına yönelik düzenli bir şekilde veto kullanmıştı. 16, 18 ve 25 Ekim 2023 tarihlerinde yapılan oylamalarda, Gazze'deki duruma müdahale edilmesini öneren tasarıları veto eden ABD, 8 Aralık 2023'te de benzer bir tutum sergiledi. BM Genel Kurulu'nda, 13 Aralık 2023'te 153 ülkenin desteklediği Gazze'de acilen insani ateşkes çağrısı yapan karar tasarısına "hayır" oyu veren 10 ülkeden biri olan ABD, bu konudaki kararlılığını sürdürdü.