Chelsea Nikkel, sahne adıyla Princess Chelsea olarak tanınan Yeni Zelandalı bir müzisyen, yapımcı ve görsel sanatçıdır. 2000'lerin sonlarında ortaya çıkan "Twee Pop" türünün öncü figürlerinden biridir. Lo-fi prodüksiyonlar, naif vokaller ve ironik sözler üzerine kurulu müziği, internet üzerinden büyük bir hayran kitlesi kazandı.
Nikkel, 2012 yılında "Lil Golden Book" adlı ilk albümünü yayınladı. Albüm, nostaljik atmosferi ve samimi şarkı sözleriyle beğeni topladı. 2014 yılında "The Great Cybernetic Depression" adlı ikinci albümünü çıkardı. Bu albüm, ilk albümüne göre daha elektronik bir sounda sahipti ve distopik temalar barındırıyordu.
Nikkel, 2016 yılında "Aftertouch" adlı cover albümünü yayınladı. Bu albümde, The Carpenters ve Elliott Smith gibi sanatçıların şarkılarını yorumladı. 2018 yılında "The Loneliest Girl" adlı üçüncü albümünü çıkardı. Princess Chelsea, müziğiyle nostalji ve moderniteyi harmanlayan özgün bir tarza sahip şarkıcıdır. İşte Princess Chelsea'nın 2015 çıkışlı "The Great Cybernetic Depression" albümünden "We Were Meant 2 B" şarkısının Türkçe çevirisi...
Seninle bir tatilde tanıştım, pek bir anlamı yoktu
I met you on a holiday it didn't mean that much
Ta ki seni farklı bir yerde görene ve konuşmaya başlayana kadar
Till I saw you in a different place and we began to talk
Biraz hayatlarımız ve nasıl ayrıldığınız hakkında konuştuk
We spoke a bit about our lives and how you'd broken up
Sende bir şeyler vardı, omuz silkemedim
There was something in the way you were I couldn't shrug it off
Geçen gün seni gördüm hiç konuşmadık
I saw you just the other day we didn't speak at all
Sanırım senden ve yeni kızından uzak dursam iyi olur
I think I better stay away from you and your new girl
Hayalini kurduğum şey çalınmış bir konuşma tarihi
A stolen conversation date is what I'm dreaming of
Uyuyabilmek için her gün içiyorum
Drinking every single day so I can sleep it off
Başka birine aşık olmamız gerekiyordu
We Were Meant 2 B in love with somebody else
Ve bunun çok anlamlı olup olmadığını bilmiyorum
And I don't know if it means a lot
Ama seni uzaktan seveceğim ama bu yeterli değil
But I will love you from far away just not quite enough
Kendinizi yalnız bulduğunuzda yabancılar rahatlatıcı olabilir
Strangers can be comforting when you find yourself alone
Kırık bir kalbi onarmak için onları ilaç gibi kullanmak
Using them like medicine to fix a broken heart
Başka birine aşık olmamız gerekiyordu
We Were Meant 2 B in love with somebody else
Ve bunun çok anlamlı olup olmadığını bilmiyorum
And I don't know if it means a lot
Ama seni her gün seveceğim
But I will love you every single day
Ve umarım gerçek aşkı bulursun
And hope you find true love
Biz olamazdık
We couldn't be
Asla olmaz
Never be