Teklifin tümü üzerindeki görüşmelerde Saadet Partisi Grubu adına söz alan Antalya Milletvekili Şerafettin Kılıç, deniz ulaştırmasının ekonomik taşıma sistemi olma özelliğiyle ülke ekonomisinde önemli bir katkıya sahip olduğunu belirterek, limanların aynı zamanda ülke ekonomisinin dışa açılan kapıları olduğunu, güvenlik ve stratejik açısından da önem taşıdığını kaydetti.
Milletvekili Kılıç, kanun teklifinde, Limanlar Kanunu'na ek madde eklenerek kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetlerinin İstanbul ve Çanakkale boğazları hariç tutulmak suretiyle Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı uhdesine verilmesi ve gerektiğinde Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğünce yürütülmesi, gerektiğinde ise ihale yoluyla özelleştirilebilmelerinin yolunun açıldığını ifade etti.
İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ersin Beyaz da iktidarın yirmi yılı aşkındır torba yasa yapma alışkanlığından bir türlü vazgeçmediğini öne sürerek, "Verimsiz, aceleci farklı konuları bir arada işlediğimiz bir komisyon sürecinin milletimize ne faydası var?" diye sordu.
Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği hükümler için de yeni düzenlemeler yapıldığının görüldüğünü aktaran Beyaz, "İktidar ve pratikte uygulayıcı olan bakanlık birçok konuda hukuka aykırı iş ve işlem yapmaktadır. Bu aykırılık Anayasa Mahkemesinden dönünce de bu sefer kanuni düzenleme yaparak pratikteki işler hukuka uygun hale getirilmeye çalışılmaktadır." ifadelerini kullandı.
Beyaz, Limanlar Kanunu'yla ilgili değişiklikte Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına ücret belirleme yetkisi tanındığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"İstanbul ve Çanakkale boğazları hariç kılavuzluk hizmetlerinin özelleştirilmesinin önü açılmakta bunun için yasal zemin hazırlanmaktadır. Bu konu soru işareti olarak derinlemesine tartışılması gereken bir konudur. Yap-işlet-devret modelinde yapılan havalimanları dahil olmak üzere devlet ormanları içinde kalan hava alanlarında yapılacak olan tesislerden kira bedeli alınmayacağını düzenleyen bu kanun teklifi bu açıdan mahzurludur. Yap-işlet-devret modeliyle yapılan birçok yatırımın maliyetinin çok üzerinde yapıldığı bilinmektedir."
MHP Elazığ Milletvekili Semih Işıkver ise teklifle ulaştırma, denizcilik, haberleşme, uzay ve bilgi alanlarında dengeli, erişilebilir, ekonomik ve güvenli hizmet anlayışıyla toplumun yaşam kalitesinin yükseltilmesine, Türkiye'nin kalkınmasına katkı sağlayan ve ihtiyaç duyulan düzenlemelerin hayata geçirilmesinin hedeflendiğini belirtti.
CHP Sivas Milletvekili Ulaş Karasu da işçiye, emekliye, çiftçiye verecek bir şeyi olmayan iktidarın, yandaşa özel kanunlar çıkarmaya devam ettiğini öne sürdü.
Türkiye'nin Karadeniz ile Akdeniz arasındaki deniz yolu bağlantısını sağlayan tek ülke olduğunu ifade eden Karasu, limanlarda ve boğazlarda verilen römorkörcülük ve kılavuzluk hizmetlerinin özelleştirilmesi için adımlar atılmak istendiğini belirtti. Uzun yıllar Türkiye Denizcilik İşletmeleri tarafından yerine getiren bu hizmetin, özelleştirmenin ardından Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğüne devredildiğini anlatan Karasu, şunları kaydetti:
"Çıkarılan yönetmelikler ve Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle boğazlar hariç olmak üzere tamamen usulsüz bir şekilde özel sektör eliyle yapılmaya devam etti. Ulaştırma Bakanlığının yüzde 25 ile yüzde 30 arasında pay alarak yaptırdığı bu hizmetlere ilişkin Anayasa Mahkemesi şubat ayında iptal kararı aldı. Danıştay ve Anayasa Mahkemesinin kararlarıyla kesinleştirdiği, Sayıştay raporlarına konu olan bu usulsüzlüğü kanun çıkararak devam ettirmek istiyorsunuz. Bugün için boğazlar da dahil bu hizmetlerin yıllık geliri yaklaşık 560 milyon dolar. Bu teklifin kanunlaşmasıyla beraber ihaleye çıkılacak ve ihaleyi yine aynı firmalar alacak. Tam 20 yıl boyunca yandaşlara 'al buraları istediğin gibi kullan' diyeceksiniz."
Teklifle, PTT iştiraklerinde kamu mevzuatına tabi olmadan işçi istihdamına olanak sağlanmak istendiğini öne süren Karasu, PTT'de, Karayollarında, DHMİ ve TCDD'de çalışan 150 bine yakın kişinin hala kadro beklediğini savundu.