Soykırım çetesi durmak bilmiyor. Geçtiğimiz yıl 7 Ekim'de Gazze Şeridi'nde başlattığı katliam gün geçtikçe şiddetini artırıyor. Genç, yaşlı, çocuk demeden on binlerce sivil, dünyanın gözü önünde bombalar altında can vermeye devam ediyor. Bununla yetinmeyen katil İsrail, bölgeye yardımların da girmesini engelleyerek saldırılarda sağ kalanları da açlık ver susuzlukla ölümü itiyor.
UAD'nin ve neredeyse tüm dünyanın İsrail soykırımını tanıdı. Ancak buna karşın işgalci ordusu dünyaya kafa tutarak saldırılarına yoğunlaştırdı.
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne yönelik havadan, denizden ve karadan saldırıları 291. gününde de devam ediyor.
Filistin resmi haber ajansı WAFA'da yer alan haberde, İsrail'in gece saatlerinde Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus kentinin yanı sıra kuzeydeki Gazze kenti ve orta kesiminde yer alan Deyr el-Belah ve Cibaliya'ya yoğun saldırılar düzenlediği belirtildi.
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin Han Yunus bölgesine düzenlediği saldırılarda 77 kişinin hayatını kaybettiği, 200 kişinin yaralandığı, 30'dan fazla kişinin ise hala enkaz altında olduğu aktarıldı.
İsrail ordusunun gece boyunca Gazze Şeridi'ne yönelik sürdürdüğü saldırılarda en az 16 Filistinlinin yaşamını yitirdiği, onlarcasının yaralandığı bildirildi.
Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yer alan Cibaliya Mülteci Kampı'nda evlerin bombalandığı aktarılan haberde, Cibaliya kampını hedef alan saldırılarda 4 sivilin hayatını kaybettiği, çok sayıda kişinin yaralandığı ifade edildi.
Haberde, kuzeydeki Gazze kentinde "el-Cemasi" ailesine ait evin bombalanması sonucu 4 vatandaşın öldüğü ve çok sayıda kişinin yaralandığı aktarıldı.
Gazze kentindeki es-Sabra Mahallesi'nde de bir evin hava saldırısına maruz kaldığına işaret edilen haberde, söz konusu saldırıda 8 Filistinlinin yaşamını yitirdiği, bazı vatandaşların yaralandığı kaydedildi.
İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 16 bin 172'si çocuk, 10 bin 798'si kadın olmak üzere 39 bin 6 Filistinli öldü, 89 bin 818 kişi yaralandı.
Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.