Sık sık yıkıcı depremlerle sarsılan Japonya, "Ateş Çemberi" üzerinde yer almanın faturasını ödüyor. Son olarak 8 Ağustos'ta yaşanan deprem ülkede paniğe neden oldu. Büyüklüğü 7,1 olarak kaydedilen deprem sonrası "büyük deprem" uyarısı yapıldı.
Japon hükümet yetkilileri, önceki hafta verilen uyarıya dair basın toplantısı düzenledi. Japonya Meteoroloji Ajansı, Nankai Yarığı etrafında herhangi bir sismik aktivitenin tespit edilmediğini kaydetti. Sismik aktivite olmaması nedeniyle büyük deprem uyarısı sona erdi.
Büyük deprem uyarısı sona erse de artçıların yaşanabileceği, büyük ölçekli sarsıntılara dikkat edilmesi gerektiği kaydedildi.
Japonya'da 7,1 büyüklüğündeki deprem, binaların nasıl bu kadar sağlam olabildiği konusunu yeniden gündeme getirdi.
Deprem de Japonya İçişleri ve Haberleşme Bakanlığı Yangın ve Afet Yönetim Dairesi'nin verilerine göre, Miyazaki ve Kagoshima eyaletlerinde en az 9 kişi yaralandı.
1 Ocak 2024'te Nowa Yarım Adası'nda bulunan Suzu'da 7.5 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmişti ve 241 ölmüştü.
Binaların temeline yerleştirilen sismik izolatörler, depremin yatay hareketlerini binaya ulaşmadan önce absorbe ediyor. Bu izolatörler, binanın sallanmasını azaltarak, yapısal hasarı en aza indiriyor.
Kauçuk, çelik ve kurşun gibi malzemelerden yapılan izolatörler, esnek ve dayanıklıdır, bu da binanın sağlam kalmasını sağlıyor.
Öte yandan çelik, yüksek çekme mukavemetine sahip olduğundan, binaların daha esnek olmasına ve depremin kuvvetlerine dayanmasına yardımcı oluyor. Bu yapısal elemanlar, binaların dikey ve yatay yükleri daha iyi taşımasını sağlayarak, sismik kuvvetlere karşı direnç sağlıyor.
Binaların içine yerleştirilen büyük kütleli amortisörler, deprem sırasında oluşan enerji ve titreşimleri emiyor. Bu sistemler, binanın doğal titreşim frekansını değiştirmeye yardımcı oluyor, böylece depremin etkisini azaltıyor.
Sensörler ve bilgisayarlarla donatılan bu sistemler, binanın hareketlerini sürekli izliyor ve gerektiğinde otomatik olarak ayarlamalar yapıyor.