Ayhan Bora Kaplan suç örgütü davasında duruşma devam etti
Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne ilişkin 61 sanığın yargılandığı davanın duruşması, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesinde devam etti. Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, müştekiler ve taraf avukatları katıldı.
Mahkeme başkanı, delil incelemesi yaptı
Mahkeme Başkanı Mehmet Güven, duruşmada dosyaya gelen yeni evrakları okudu. Örgüt tarafından öldürüldüğü iddia edilen Semih Arslan’ın üzerinde bulunan anahtarlar ile ailesinin yaşadığı evin kilit göbekleri eşleştirildi. Yapılan inceleme sonucunda anahtarların kilit göbeklerini açmadığı belirlendi.
Mahfuz Tatar'ın ailesi konuştu
Duruşmada, iddianamede "maktul" olarak geçen Mahfuz Tatar’ın kız kardeşi Vesile Tatar ve annesi Aslıhan Tatar’a söz verildi. Vesile Tatar, davaya katılmak istediğini belirtirken, annesi Aslıhan Tatar ise "Adalet yerini bulsun, davaya katılmak istiyorum" dedi.
Tanıklar dinlendi
Katılma taleplerinin ardından mahkeme bazı tanıkları dinleyeceğini açıkladı. Sanık Fethi Koyuncu'nun talebiyle dinlenen tanık Batıkan M., 2022 yılında Kızılay’da bir restoran için yer baktığını ve Fethi Koyuncu ile yaptığı iş anlaşmasını anlattı. Tanık, 860.000 TL’lik bir çek ve 640.000 TL nakit verdiğini belirtti.
Sanık Fethi Koyuncu’nun savunması
Tanık ifadesinden sonra söz alan sanık Fethi Koyuncu, önceki savunmalarını tekrarlayarak, Serdar Sertçelik’in kendisine ait mekanlara el koyduğu iddiasını yalanladı. SGK kayıtlarının, bahsi geçen kişilerle ilgisi olmadığını savundu.
Kanber Keskin, beraat talebinde bulundu
Sanık Kanber Keskin, örgüte üye olmadığını, dosyada adının geçmesine anlam veremediğini söyledi. Keskin, müşteki Emirhan Bostancı’nın emniyette baskı altında ifade verdiğini belirtti ve tahliyesini talep etti.
Bora Kaplan’dan ağır suçlamalar
Sanık Bora Kaplan ise duruşmada yaptığı savunmada, kendilerine baskı yapıldığını iddia etti. Kaplan, "17/25 Aralık’ı yapan polisler tarafından zorlandım, önüme koyulan ifadeleri imzalasaydım benzer bir senaryo yaratılacaktı," dedi.
Süleyman Soylu hakkında iddialar
Kaplan, 15 Temmuz’da dışarı çıkmasının en büyük hatası olduğunu belirterek, Süleyman Soylu’ya yönelik bir komplo içinde yer aldığını öne sürdü. Kaplan, polisin kendisine Süleyman Soylu ve MİT ile ilgili asılsız beyanlarda bulunmasını beklediğini söyledi.
Tahliye talepleri ve davanın seyri
Duruşmada, diğer sanıklar ve avukatlarının da tahliye talepleri dinlendi. Mahkeme, Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesinden emniyet personeline ilişkin iddianame ve tutanak örneklerinin istenmesine karar verdi.
Duruşmaya devam edilecek
Dava, 11 Eylül Çarşamba günü devam edecek.