İşgal altındaki Batı Şeria'nın Beyta beldesinde düzenlenen işgal karşıtı bir gösteri sırasında 26 yaşındaki Türk-Amerikan vatandaşı Ayşenur Ezgi Eygi'nin İsrail askerleri tarafından başından vurularak öldürülmesi, büyük bir trajediye ve uluslararası tepkilere yol açtı.
İsrail ordusu, olayla ilgili yaptığı ön soruşturma sonucunda, Eygi'nin "kasıt olmadan" öldürülmüş olabileceğini öne sürdü.
Ordunun açıklamasında, Eygi'yi vuran askerin aslında başka bir göstericiyi hedef aldığı iddia edilse de, olayla ilgili şüpheler ve eleştiriler devam ediyor.
İsrail Askeri Polisi Cezai Soruşturma Birimi tarafından yürütülen soruşturmanın sonuçlarının Askeri Savcılığa sunulacağı aktarıldı Ayrıca İsrail'in, Eygi'nin cesedi üzerinde otopsi talebinde bulunduğu kaydedildi.
Soruşturmanın Askeri Savcılığa sunulacağı belirtilirken, İsrail'in Eygi'nin cesedi üzerinde otopsi talebinde bulunması, olayın hukuki sürecinin nasıl ilerleyeceği konusunda belirsizliklere neden oluyor.
İsrail ordusu yaptığı ilk açıklamada, askerlerin "taş atanlar karşısında kendilerini tehdit altında hissettiği ve bu nedenle ateş ettiğini" savunmuştu.
Görgü tanıklarının ifadesine göre ise İsrail askerleri ateş açtığında çevrede sükunet hakimdi ve Eygi'nin vurulmasının ardından İsrail keskin nişancısının sevinç gösterisinde bulunduğu iddiaları, olayın kasıtsız olduğu yönündeki savunmayı zayıflatıyor.
Öte yandan İsrail keskin nişancısının, Eygi'nin vurulduğu noktaya yaklaşık 240 metre mesafede bölgeye hakim yüksek bir tepede konuşlandığı ortaya çıkmıştı.
Bu trajik olay, Batı Şeria'daki gerginliğin bir kez daha uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmesine neden olurken, Eygi'nin ailesi ve destekçileri adalet arayışını sürdürüyor.
İsrail'in, özellikle göstericilere yönelik orantısız güç kullanımı konusundaki eleştirileri artmaya devam ederken, olayın sonucunda hukuki ve diplomatik adımların nasıl şekilleneceği merak konusu.
