Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Diyarbakır'da işlenen Narin cinayeti ve Tekirdağ'daki benzer olaylara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Erbaş, suç ve ceza ilişkisi üzerine önemli mesajlar verirken, mevcut ceza sistemlerinin caydırıcılık konusunda yetersiz kaldığını vurguladı.
Erbaş, verilen cezaların caydırıcılığını sorgulayarak, "Katil tespit edilse ne olacak? İsterseniz bin sene ceza verin, bizim acımız dinecek mi? Gerçekten caydırıcı bir yasa işlemiş olacak mıyız?" şeklinde konuştu. Özellikle çocuklara yönelik şiddet olaylarına dikkat çeken Erbaş, mevcut yasaların suçlular üzerinde yeterli caydırıcılığı sağlayıp sağlamadığını sorguladı ve ekledi: "Yatarım nasıl olsa, yemeğim de geliyor, suyum da veriliyor. Bu caydırıcı mı?"
Cezaların caydırıcı olması gerektiğini belirten Erbaş, "Ölümse ölüm, idamsa idam. Başka nasıl caydıracağız?" ifadelerini kullandı. İmam Gazali'nin caydırıcılıkla ilgili düşüncelerine atıfta bulunan Erbaş, tarih boyunca çeşitli kanunların var olduğunu, ancak bunların da insanları suç işlemekten tamamen alıkoyamadığını vurguladı.
Erbaş, sadece dünyevi cezaların yeterli olmadığını, ahiret bilincinin ve uhrevi müeyyidelerin de devreye girmesi gerektiğini belirtti. İslam inancına göre ahiret inancının, insanları kötülükten alıkoymada önemli bir rol oynadığını ifade eden Erbaş, bu bağlamda "Maliki Yevmiddin" ifadesini günde 40 kez tekrarladıklarını hatırlatarak, ahiret bilincinin caydırıcılık açısından önemli olduğunu vurguladı.