The Guardian'ın haberine göre; İngiltere, ABD (Amerika Birleşik Devletleri), Almanya, Çin ve Japonya'nın da aralarında bulunduğu sekiz ülkeden bilim insanları, yaptıkları iki ayrı araştırmada küresel ısınmanın Avustralya, Güney Amerika, Avrupa ve Asya'da meydana gelen orman yangınları üzerindeki etkisini ve bu yangınlardan kaynaklanan zararlı duman solunumuna bağlı ölümleri inceledi.
Küresel ısınma, orman yangınlarını %16 artırıyor
İlk çalışmada bilim insanları, küresel sıcaklık artışlarının orman yangını riskini artıran temel etken olduğunu ortaya koydu. 2000-2019 yılları arasında küresel ısınmanın dünya genelinde çıkan yangınları yaklaşık %16 oranında artırdığı tespit edildi.
Yangın dumanları, insanların ölümüne neden oluyor
Japonya Ulusal Çevre Araştırmaları Enstitüsü'nden Dr. Chae Yeon Park; 2010'larda her yıl ortalama 100.000 kişinin, akciğerlere ve kan dolaşımına nüfuz edebilen küçük partiküller (PM2.5) içeren yangın dumanını soluması sonucu yaşamını yitirdiğini belirtti.
Geliştirilen bir modellemeyle bu ölümlerin küresel ısınma ile bağlantısı hesaplandı ve yangınların neden olduğu duman solunumunun, yılda 12.000'den fazla kişinin ölümüne yol açtığı sonucuna varıldı.
Araştırmacılar, ayrıca PM2.5 partiküllerinin neden olduğu ölümlerin 1960'larda %1,2 iken, 2010'larda küresel sıcaklık artışına bağlı olarak %12,8'e yükseldiğini tespit etti.
Orman yangınlarından yayılan partiküllerin sağlık üzerindeki etkilerinin hafife alınmaması gerektiği vurgulandı.
"Avustralya'da milyonlarca insan yoğun kirliliğe maruz kaldı"
Avustralya Ulusal Üniversitesi Ulusal Epidemiyoloji ve Nüfus Sağlığı Merkezi Direktörü Profesör Hilary Bambrick, 2019 ve 2020 yaz aylarında Avustralya'da milyonlarca insanın yangınlardan kaynaklanan yoğun kirliliğe maruz kaldığını ifade etti.
Bambrick, bu dönemde yüzlerce kişinin hayatını kaybettiğini ve uzun vadeli sağlık sorunlarının oluşmasının muhtemel olduğunu belirtti.
Bu çalışmanın, iklim değişikliğinin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerine dair önemli bir kanıt olduğunu vurgulayan Bambrick, bu tür bilgilerin gelecekte daha iyi planlama yapılmasına yardımcı olacağını belirtti.