Medipol Üniversitesi Çamlıca Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Deniz Çokay, doğum sonrası kadınlarda yaygın olarak görülen idrar kaçırma sorununa dikkati çekti.
Her dört kadından üçünün doğum sonrasında idrar kaçırma sorunu yaşadığını belirten Çokay, bu durumun ameliyatsız veya cerrahi yöntemler olmadan tedavi edilebildiğini ifade etti.
Hastaneden yapılan açıklamada, Çokay'ın idrar kaçırmanın oluşum nedenlerine dair görüşlerine yer verildi. Çokay, idrar kaçırmanın kadınlarda oldukça yaygın olduğunu belirtti ve özellikle gebeliğin ve doğumun bu durumu tetikleyebileceğini söyledi.
İdrar isteğinin birden bastırılması sonucu meydana gelen sıkışma ve idrarı uzun süre tutma gibi alışkanlıkların yanı sıra tansiyon, diyabet ve menopoz gibi sinir hasarı oluşturan hastalıkların idrar torbası kaslarında bozulmaya neden olabileceğini aktaran Çokay, ayrıca gebelik ve doğum esnasında idrar tutma kaslarının zedelenmesinin ya da yaşla birlikte mesaneyi destekleyen bağ dokusunun gevşemesinin de idrar kaçırmaya neden olabileceğini dile getirdi.
Çokay, idrar kaçırma şikayetleriyle gelen hastalarda ilk olarak detaylı bir hikâye alarak idrar kaçırma tipini tespit etmek için çaba harcadıklarını ifade etti.
Tedavi sürecinde hastanın muayene bulgularının önemli olduğunu vurgulayan Çokay, mesane sarkmalarının ve üretra hipermobilitesinin muayene ile teşhis edilebildiğini belirtti.
Tedaviye ilk olarak ilaç ve idrar tutma kaslarını güçlendiren egzersizlerle başladıklarını belirten Çokay, bu yöntemle idrar torbasının istemsiz kasılmalarının önlenebileceğini ve hastaların idrar tutma süresinin uzatılabileceğini kaydetti.
Çokay, ilaç ve egzersizlerle başarılı sonuç alınamayan durumlarda ameliyat seçeneklerinin değerlendirilebileceğini açıkladı. Cerrahi tedavi planlanırken hastanın gebelik isteğinin dikkate alındığını belirten Çokay, gebeliğin idrar kaçırma cerrahisinin başarısını etkileyebileceğine dikkat çekti.
Stres tipi idrar kaçırmada uygulanan cerrahi yöntemler arasında TVT ve TOT ameliyatlarının, askı (sling) prosedürlerinin ve kolposüspansiyonun bulunduğunu belirten Çokay, bu işlemlerin genellikle bir saat sürdüğünü ve hastaların ameliyat sonrası ertesi gün taburcu edilebildiğini ekledi.
Çokay, ameliyat sonrası dönemde hastaların ağır yük kaldırmaktan kaçınmaları gerektiğini ifade etti.