Madagaskar’ın dört bir yanında her yedi yılda bir, oldukça sıra dışı ve garip bir ritüel yaşanıyor: Ölülerle Dans, yani “Famadihana” adı verilen bu etkinlik, adeta ölülerle yapılan bir aile buluşması. Ama nasıl bir buluşma!
Aileler, çoktan hayata veda etmiş büyüklerini mezardan çıkarıyor, onlara yeni ve şık elbiseler giydiriyor, ardından büyük bir geçit töreni eşliğinde dans ediyorlar. Düşünsenize, dedeleriniz ve ninelerinizle mezarın dışına çıkarak eğlenceli bir dans ritüeline katılmak...
İlk duyduğunuzda biraz tüyler ürpertici geliyor, değil mi? Ama Madagaskar halkı için bu gelenek, atalarına olan sevgi ve saygının en içten ifadesi. İnsanlar, ölülerini onurlandırmanın ve ruhlarının huzur bulmasını sağlamanın bu dansla mümkün olduğuna inanıyorlar. Hatta, “Ölüler de eğlenmeyi hak eder,” diyorlar. Oynayan müzik, yükselen kahkahalar, havada uçuşan renkli elbiseler... Bu ritüel bir yas töreni değil, tam aksine bir kutlama!
Tören bitince ölüler, tekrar büyük bir saygıyla mezarlarına geri yerleştiriliyor. Herkesin gönlü huzur doluyor çünkü sevdiklerinin ruhlarının kendilerini kutsadıklarını hissediyorlar. Bu gelenek, ölüler ve yaşayanlar arasındaki bağın hiç kopmadığını simgeliyor.
Dünyanın başka yerlerinde yas, sessiz ve hüzünlüdür. Ama burada, Madagaskar’da, ölülerle dans edilerek neşe içinde kutlanıyor.
İnsan düşündükçe, “Bu ne kadar farklı ve büyüleyici bir gelenek!” diye hayret ediyor.
Ölümle böylesine güçlü bir bağ kurmak, sevgiyle öleni anmak...
Belki de Madagaskar’ın hayata bakışının en güzel örneği bu!