ABD BAŞKANI BIDEN’DAN UKRAYNA’YA FÜZE DESTEĞİ
Görev süresinin bitmesine iki ay kalan ABD Başkanı Joe Biden, Ukrayna’nın Rusya topraklarını hedef almak için Amerikan menşeli ATACMS füzelerini sınırlı kullanma izni alabileceğini duyurdu. Bu adım, Rus kentlerini Ukrayna'nın menzil alanına sokarak iki ülke arasındaki çatışmaların boyutunu değiştirebilecek bir gelişme olarak dikkat çekiyor.
ATACMS (Ordu Taktik Füze Sistemleri), Amerikan yapımı yüksek hassasiyetli balistik füzeler olarak biliniyor. Füzelerin menzili, modeline bağlı olarak 165 ila 300 kilometre arasında değişiyor. En ağır modeli 1.600 kilogram ağırlığındaki ATACMS Block IIA, 13 akıllı anti-tank mühimmatı taşıyabiliyor. HIMARS (Yüksek Hareket Yetenekli Topçu Füze Sistemi) ve MLRS (Çok Namlulu Roket Sistemi) ile fırlatılabilen bu füzeler, Ukrayna’nın elindeki en etkili silah sistemlerinden biri haline geliyor.
RUSYA’NIN TEPKİSİ SERT OLDU
ABD’nin bu kararı, Rusya tarafından büyük bir tepkiyle karşılandı. Rus yetkililer, bu durumun çatışmaları daha da tırmandıracağını belirterek, Biden yönetiminin Ukrayna’daki savaşın seyrini değiştirmeyi amaçladığını iddia etti. Özellikle Rus kentlerinin ATACMS füzelerinin hedef menziline girmesi, Moskova yönetiminde güvenlik kaygılarını artırdı.
UKRAYNA’YA STRATEJİK AVANTAJ
ATACMS füzeleri, Ukrayna'nın Rusya’nın sınır ötesindeki kritik altyapılarına saldırı düzenlemesine imkan tanıyor. Haritada yer alan veriler, Bryansk, Kursk ve Voronej gibi şehirlerin ATACMS’lerin etkili menziline girdiğini gösteriyor. Bu durum, Rusya’nın sınır güvenliğine yönelik tehditleri artırabilir.
YENİ BİR DÖNEMİN HABERCİSİ Mİ?
Analistler, bu gelişmenin Ukrayna-Rusya Savaşı'nda yeni bir dönemin habercisi olabileceğini ifade ediyor. ABD'nin desteğiyle Ukrayna’nın elindeki füze sistemlerinin kapasitesinin genişlemesi, iki ülke arasındaki çatışmaların daha geniş bir alana yayılmasına neden olabilir.
300 KİLOMETRELİK MENZİLLE KAPSAMA ALANI ARTIYOR
Haritada yer alan bilgilere göre, ATACMS Block I ve Block IA modelleri, 300 kilometrelik menzilleriyle Rusya’nın derinliklerine ulaşabilecek kapasiteye sahip. Bu modellerin taşıdığı yüksek tahrip gücü, özellikle stratejik bölgelerde ciddi hasarlara neden olabilir.
