"Benim annem Ankara’ydı. Denizi, boğazı yoktu ama direnişti, mücadeleydi!" sloganıyla ekranlarda yerini alan, Kanal D'nin yeni projesi "Annem Ankara" dün akşam ekran yolculuğuna başladı.
İzleyicisini 90'lı yıllara yolculuğa çıkaran, Çocukları için hayata sıkı sıkı tutunan bir annenin hikayesini anlatan dizi, büyük bir ilgiyle izlendi.
Başrolünde Bergüzar Korel ve Mehmet Günsür'un bir araya geldiği, sürükleyici hikayesi ve oyuncu kadrosuyla dikkatleri üzerine çeken dizi, sahneleriyle oldukça konuşuldu.
İlk bölümüyle milyonları ekrana kilitleyen Annem Ankara dizisi, Total: 4.30, AB: 3.91 ve ABC1: 5.03 reyting oranı elde etti.
Sevilen dizide ünlü oyuncu Bergüzar Korel, "Zuhal" karakteriyle izleyici karşısına çıkıyor.
Peki, Bergüzar Korel kimdir? Bergüzar Korel kaç yaşında? Bergüzar Korel hangi projelerde rol aldı? İşte oyuncu ile ilgili merak edilenler...
Oyuncu, 27 Ağustos 1982 tarihinde İstanbul'da dünyaya geldi. Oyuncu, 42 yaşındadır. Ünlü oyuncu, Kırık Hayatlar dizisindeki Filiz karakteriyle kariyerine adım attı. Bergüzar Korel, Binbir Gece dizisindeki Şehrazat karakteriyle adını geniş kitlelere duyurdu. Oyuncu, ekranların çok sevilen birçok filminde kamera karşısına geçti. Bergüzar Korel, Muhteşem Yüzyıl, Karadayı, Vatanım Sensin, Kurtlar Vadisi Irak, Cemalim, Aşk Geliyorum Demez gibi projelerde rol aldı.
1947 yılında Erzurum’da doğan Zuhal’in hayatı, ardında kırılganlık, önünde ise güçlü bir duruş barındıran bir hikaye. Erzurum’da çocukluğunu ve gençliğini yaşayan Zuhal, Ankara’da anne oldu. Ancak bu yeni başlangıçlar, ardında taşıdığı yüklerin hafiflediği anlamına gelmiyordu. Sekiz çocuklu bir ailenin bitmek bilmeyen çırpınışı, Zuhal’in ruhuna işlenmişti. Aile kavramı onun zihninde bir varoluş mücadelesine dönüşmüş ve bu mücadele, onun kaçamadığı bir kadere dönüşmüştü. Zuhal’in hayatı düşüşlerle doluydu. Ama her seferinde düştüğü yerden kalkmayı başardı. Oğulları için gösterdiği çaba, onların hayatta düşmemesi içindi. Ancak bu gayret, hayatın sunduğu en kıymetli öğretmen olan "düşme" deneyimini çocuklarının elinden alıyordu. Düşmek, insana hayatta en anlamlı tecrübeleri sunan bir öğretmendi. Ancak Zuhal, kendi yaşadığı acıları çocuklarına yaşatmamak için büyük bir mücadele veriyordu. Zuhal için annelik sadece bedensel bir emek değil, ruhsal bir fedakarlığı da ifade ediyordu. Bir annenin çocuklarını besleyen sadece sütü değil, gözyaşları, acıları ve birikimleriydi. Çocukların, annelerine "kalk" diyebilme gücüne sahip olmaları da hayatta değerli bir deneyimdi. Fakat Zuhal, kendi yaşadığı kırılmaları, çocuklarının yaşamasına izin veremedi. "Ben düştüm, onlar düşmesin" diyordu. Ancak hayat, tam da düşmek ve o düşüşlerden öğrenmekle anlam kazanıyordu. İnsan, topraktan var edilen bir cam misali, kırıldıkça şekil alıyor, sivriliyor ve keskinleşiyordu.