BEBEK ACİL HASTALARINI ÖZEL HASTANELERE SEVK EDEREK ÖLÜMLERE NEDEN OLDUKLARI İDDİASI
İstanbul’da bebek acil hastalarını anlaştıkları özel hastanelere sevk ederek ölümlerine neden oldukları ve bu yolla haksız kazanç sağladıkları ileri sürülen 47 sanığın yargılandığı dava devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi, davanın duruşmasını adliye konferans salonunda gerçekleştiriyor.
22 SANIK TUTUKLU, SEGBİS İLE BAĞLANTILAR KURULDU
Duruşmaya, aralarında organize suç örgütü elebaşı olduğu iddia edilen Fırat Sarı’nın da bulunduğu 22 tutuklu sanık ile toplam 36 sanık katıldı. Tutuksuz sanıkların bir kısmı ise bulundukları şehirlerdeki adliyelerden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden duruşmaya bağlandı.
SERDAR YÜKSEL SUÇLAMALARI REDDETTİ
Sanıklar arasında bulunan, bir üniversitede iş geliştirme yöneticisi olan ve il dışından yapılan hasta sevkleriyle ilgilendiği iddia edilen tutuklu sanık Serdar Yüksel, savunmasını yaptı. Yüksel, 23 yıllık sağlıkçı olduğunu belirterek, "Örgüt üyesi değilim. Böyle bir örgütün varlığını basından ve iddianameden öğrendim. Kamuyu asla zarara uğratmadım ve beraatimi istiyorum." dedi.
PARA ALDIĞINI KABUL ETTİ
Diğer sanıklardan para alıp almadığı sorulan Yüksel, "Gıyasettin Mert Özdemir ile Fırat Sarı’dan 10-12 kez para aldım. Ancak bunlar hastalar için değil, borç adı altında alınan paralardı. Hasta başı ödeme almadım. Hastaneler bazen teşekkür amaçlı para yollar." diye konuştu.
YÜKSEL: "UTANÇ DUYDUM, KEŞKE ALMASAYDIM"
Fırat Sarı’dan aldığı paraların borç olduğunu iddia eden Yüksel, hasta sevklerine ilişkin yönlendirmelerinin İstanbul 112 Acil’in bilgisi dahilinde olduğunu söyledi. Mahkeme başkanı, savunma sırasında sorulara net yanıt vermediği gerekçesiyle Yüksel’i "Net cevap ver, çok uzatıyorsun." diyerek uyardı.
Soruşturma aşamasında hesabına gelen paralarla ilgili susma hakkını kullandığının hatırlatılması üzerine Yüksel, "Utanç duyduğum için susma hakkımı kullandım." ifadesini kullandı. Mahkemenin, "Bu utancın aldığın paralarla ilgisi var mı?" sorusuna ise "Evet, keşke almasaydım." yanıtını verdi.
TUTUKLU SANIK SÜMEYYE NUR TAŞÇI: "ÖRGÜT FAALİYETİ İÇİNDE BULUNMADIM"
İstanbul’da bebek acil hastalarını özel hastanelere sevk ederek ölümlere neden oldukları iddiasıyla yargılanan sanıklardan Sümeyye Nur Taşçı, savunmasında örgüt faaliyeti içinde bulunmadığını öne sürdü. Fırat Sarı'nın asistanı olduğunu belirten Taşçı, iş yükünün Sarı tarafından kendisine devredildiğini söyledi.
"EVDE SAĞLIK HİZMETLERİ BÖLÜMÜ KURMAK İÇİN VEKALET VERİLDİ"
Sümeyye Nur Taşçı, sanık Fırat Sarı'nın kendisine verdiği vekaletle Medisense şirketinde evde sağlık hizmetleriyle ilgili işlemleri yürüttüğünü ifade etti. Ayrıca Sarı’nın talimatıyla ev ve araba alım-satım işlemlerini gerçekleştirdiğini aktardı.
HEMŞİRE VE DOKTORLARA "MOTİVASYON ÖDEMELERİ"
Taşçı, Fırat Sarı'nın hemşire ve doktorlara "motivasyon" adı altında para gönderdiğini, bu ödemeleri hesaplara kendisinin yatırdığını dile getirdi. "Fırat Sarı, bu işlemleri benim yapmamı söyledi. Kendi kendime herhangi bir işlem yapmadım. Gönderilecek tutarı da o belirledi." dedi.
"SAĞLIK SEKTÖRÜNDE İŞ YÜKÜ ÇOK FAZLA"
Sanık Taşçı, özel hastanelerde hemşirelerin iş yükünün ağır olduğunu ve genellikle az ücretle çalıştıklarını belirterek, "3 hasta bakılması gereken yerde 4 hasta bakılıyor, iş yükü sürekli artıyor. Bu durum bir süre sonra ağır geliyor." ifadesini kullandı. Taşçı, işten ayrılmak isteyen çalışanlara Fırat Sarı’nın paralar göndererek onları motive etmeye çalıştığını ileri sürdü.
"DİĞER HEMŞİRELERİN ÜCRETLERİNİ DAĞITTIM"
Reyap Hastanesi'nde sorumlu hemşire olarak çalıştığı dönemde kendisine gelen paraların diğer hemşirelerin ücretlerini de içerdiğini söyleyen Taşçı, bu ödemeleri hemşirelere dağıttığını anlattı.
"İKİ ŞİRKETİ OLAN SARI, NEDEN ASİSTANINDAN BORÇ İSTEDİ?"
Duruşma savcısı, Taşçı'ya çapraz sorgusunda, "Geliri iyi olan, iki şirket sahibi Fırat Sarı neden asistanından borç alsın?" diye sordu. Taşçı, borç vermediğini ancak Sarı'nın zaman zaman paralarının olup olmadığını sorduğunu belirtti.
MAHKEME BAŞKANINDAN SANIK AVUKATINA TEPKİ
Mahkeme başkanının Taşçı’ya soru sorduğu sırada sanık avukatı soruya itiraz etti. Bunun üzerine mahkeme başkanı, "Başkanın sorusuna itiraz edilirse biz nasıl sorgu yapacağız? Yıllardır hakimlik yapıyorum, bu ilk defa değil." diyerek tepki gösterdi.
DURUŞMAYA ARA VERİLDİ
Mahkeme başkanı ve avukat arasında yaşanan kısa tartışmanın ardından duruşmaya bir süre ara verildi.