Farm-to-table (çiftlikten sofraya) restoranları, taze, organik ve genellikle yerel çiftliklerden temin edilen malzemelerle yemekler sunan mekanlardır.
Bu restoranlar, tarım ürünlerinin doğrudan çiftliklerden alınıp, işlenmeden ya da minimum işleme tabi tutulmadan sofraya getirilmesine odaklanır. Konseptin temelinde, gıda tedarik zincirinin her aşamasının daha şeffaf, sürdürülebilir ve çevre dostu olması yatar.
Farm-to-table restoranlarının ortaya çıkışı, gıda endüstrisindeki sanayileşme ve işlenmiş gıdalara olan bağımlılığa karşı bir tepki olarak, 21. yüzyılın başlarına dayanmaktadır.
Bu tür restoranlar, yerel üreticilerle işbirliği yaparak, taze ve mevsimlik ürünleri menülerine dahil eder. Et ve süt ürünleri gibi gıda maddeleri de genellikle organik ve özgür şekilde yetiştirilmiş hayvanlardan temin edilir. Böylece, restoranlar sadece sağlıklı yemekler sunmakla kalmaz, aynı zamanda yerel ekonomiyi destekler ve sürdürülebilir tarımı teşvik eder.
Farm-to-table restoranlar, yemek deneyimini yalnızca lezzetle sınırlı tutmaz; aynı zamanda yemeklerin kaynağını ve nasıl üretildiklerini de müşterilere anlatmayı hedefler. Misafirler, yemeklerin taze ve organik olduğundan emin olabilir, aynı zamanda tedarik edilen ürünlerin doğrudan çiftliklerden geldiğini ve minimum işleme tabi tutulduğunu bilerek yedikleri yemeklere değer katabilirler.
Bu tür mekanlar, çevreye duyarlı bir yaşam tarzını benimseyen ve sağlıklı beslenmeye önem veren kişiler için ideal bir tercihtir.