Ahmet Davutoğlu'nun Gelecek Partisi'nin 5. kuruluş yıl dönümünde yaptığı konuşma, özellikle hükümetin Suriye politikalarına verdiği destekle dikkat çekti. Daha önce eleştirel bir duruş sergileyen Davutoğlu'nun, bu kez hükümetin Suriye politikasını olumlu bulduğunu açıklaması, siyasi çevrelerde şaşkınlık ve çeşitli yorumlara yol açtı.
Hükümetin Suriye Politikalarına Destek
Davutoğlu, partisinin etkinliğinde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Suriye politikasını desteklediklerini şu sözlerle açıkladı:
• "Doğruya doğru, yanlışa yanlış diyen bir siyaset anlayışımız var."
• Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve kabinedeki yetkililerin Suriye'deki mevcut politikalarını doğru bulduğunu ifade etti.
• Türkiye'nin güneyinde dost bir Suriye oluşturulması gerektiğini vurguladı.
Suriye İçin 9 Maddelik Eylem Planı
Davutoğlu, Suriye'nin istikrara kavuşması için geliştirdiği 9 maddelik eylem planını açıkladı. Bu plan, geçiş süreci, anayasa yazımı, güvenliğin sağlanması ve yerinden edilen Suriyelilerin dönüşü gibi kapsamlı öneriler içeriyor:
1. Kamu düzeni ve güvenliğin sağlanması.
2. Ulusal uzlaşı sürecinin gerçekleştirilmesi.
3. Sivil siyasal geçiş sürecinin yapılması.
4. Geçiş adaletinin tesis edilmesi.
5. Devlet kurumlarının yeniden yapılandırılması.
6. Yeni anayasa yazım süreci.
7. Ekonomik rehabilitasyon sürecinin başlatılması.
8. Mazlum Suriyelilerin evlerine dönüşlerinin gerçekleştirilmesi.
9. Bölgeye ve dünyaya açık yeni bir dış politika oluşturulması.
Mesaj ve İşbirliği
Davutoğlu, bu planı hem Türkiye'deki yetkililere hem de Suriye'nin yeni yönetimine sunduğunu belirtti. Özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP lideri Devlet Bahçeli'ye bu konuda bilgi verdiğini ve daha önceki yazışmalarına aldıkları dönüşler için teşekkür etti.
Ahmet Davutoğlu'nun hükümetin Suriye politikasını desteklemesi, geçmişteki eleştirel tutumu nedeniyle beklenmedik bir çıkış olarak değerlendiriliyor. Bu açıklama, Gelecek Partisi'nin pozisyonunda bir değişiklik mi, yoksa bölgesel politikaların gerekliliğine yönelik pragmatik bir yaklaşım mı sorularını gündeme getirdi. Davutoğlu'nun açıklamalarındaki "doğruya doğru, yanlışa yanlış" vurgusu ise siyasi etik ve ilkelere dayalı bir söylemi güçlendirmeye yönelik bir strateji olarak yorumlanabilir.