Erzincan’da 9 ölümlü altın madeni heyelanı iddianamede

Erzincan'da 9 işçinin yaşamını yitirdiği altın madenindeki heyelanın ayrıntıları iddianamede yer aldı. 43 zanlıdan 12'si asli, 31'i tali kusurlu görülüyor.

AA
Kaynak AA
YAYINLAMA
18 Aralık 2024 13:06
GÜNCELLEME
18 Aralık 2024 13:43
Erzincan’da 9 ölümlü altın madeni heyelanı iddianamede
AA
Kaynak AA

9 İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ, 43 KİŞİ HAKKINDA DAVA AÇILDI

Erzincan’ın İliç ilçesinde bulunan Çöpler köyündeki altın madeninde, 9 işçinin toprak altında kalarak hayatını kaybettiği heyelanla ilgili yürütülen soruşturma tamamlandı. “Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmak” ile “Çevreyi taksirle kirletmek” suçlarından 5’i tutuklu toplam 43 kişi hakkında iddianame hazırlandı.

OCAKTA MEYDANA GELEN HEYELAN SONUCU CAN KAYBI YAŞANDI

13 Şubat’ta meydana gelen heyelanda, Adnan Keklik, Kenan Öz, Ramazan Çimen, Uğur Yıldız, Abdurrahman Şahin, Fahrettin Keklik, Mehmet Kazar, Şaban Yılmaz ve Hüseyin Kara yaşamını yitirirken, İsa Taşdelen ve İshak Demir yaralandı. Heyelan sonrası Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığı kapsamlı bir soruşturma başlattı.

5 TUTUKLU VE 38 TUTUKSUZ ŞÜPHELİ

Hazırlanan iddianamede, tutuklu bulunan I.R.G., S.K.S., A.R.K., S.Ç. ve Ö.A. ile tutuksuz 38 kişi yer aldı. Toplam 69 sayfadan oluşan iddianame, Erzincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunuldu.

OLAY YERİNDE GENİŞ ÇAPLI İNCELEME YAPILDI

İddianameye göre, olayın ardından bölgeye görevlendirilen cumhuriyet savcıları detaylı bir araştırma yürüttü. Toprak ve su numuneleri toplanarak, analiz için yetkili laboratuvarlara gönderildi. Bu süreçte suç delilleri eksiksiz şekilde toplandı ve dosyada değerlendirildi.

TOPRAK KAYMASI SONUCUNDA CENAZELERE UZUN SÜREDE ULAŞILDI

Yığın liç sahasında meydana gelen toprak kaymasının ardından, ilgili birimler tarafından yoğun bir çalışma yürütüldü. Uzun bir süreç sonunda, farklı tarihlerde 9 işçinin cenazesine ulaşıldı ve kimlikleri kesin olarak tespit edildi.

RESMİ BİLİRKİŞİ HEYETİ OLUŞTURULDU

Olaydan bir gün sonra Erzurum Bölge Bilirkişiler Kurulu tarafından, çevre, maden, jeoloji, kimya, inşaat, ziraat ve harita mühendisleri ile iş sağlığı ve güvenliği uzmanlarından oluşan resmi bilirkişi heyeti kuruldu. Heyet, ilk inceleme raporunu 15 Şubat’ta, ek raporunu 29 Şubat’ta ve nihai raporunu 15 Mart’ta sundu.

BİLİRKİŞİ RAPORUNUN YETERSİZ OLDUĞU TESPİT EDİLDİ

İddianamede, bilirkişilerin bir kısmının teknik bilgi ve tecrübe eksikliği nedeniyle raporu tam olarak düzenleyemedikleri ifade edildi. Bu nedenle, olayın aydınlatılması için uzman kişilerce yeni bir rapor hazırlanması gerektiği vurgulandı.

SORUMLULUKLAR BELİRLENEMEDİ

Bilirkişi raporunun yetersiz olduğu kanaati üzerine, sorumluların kesin bir şekilde tespit edilmesi için olayın mahiyetine uygun teknik uzmanlardan yeni bir değerlendirme yapılmasının gerektiği kaydedildi.

DELİLLER DOSYAYA EKLENDİ

Toplanan deliller arasında, hava emisyon ölçüm raporları, patlatma verileri, meteoroloji ölçüm sonuçları, ÇED izin belgeleri, toprak analiz sonuçları, laboratuvar raporları ve adli tıp raporları yer aldı. Bu veriler iddianamede detaylı şekilde değerlendirildi.

YENİ BİLİRKİŞİ RAPORUNA İHTİYAÇ DUYULUYOR

Sonuç olarak, mevcut raporun yetersiz olduğu belirtilerek olayın kapsamlı şekilde aydınlatılabilmesi için uzman bir bilirkişi heyetinin yeniden inceleme yapması gerektiği ifade edildi.

12 ŞÜPHELİ ASLİ, 31 ŞÜPHELİ TALİ KUSURLU BULUNDU

Hazırlanan iddianamede, 43 şüphelinin kusur durumları detaylandırıldı. Bilirkişi heyeti, şüphelilerden 12’sini asli kusurlu, 31’ini ise tali kusurlu olarak değerlendirdi. Raporlar, İstanbul ve Ankara Bölge Bilirkişiler Kurulu’nda görevli uzman akademisyenlerden oluşan bir ekip tarafından hazırlandı.

SİYANÜRLÜ TOPRAK ÇEVRE KİRLİLİĞİNE SEBEP OLDU

Bilirkişi raporunda, heyelan sonucu yığın liç sahasında bulunan siyanürlü toprağın çevreye zarar verdiği tespit edildi. Toprak, su ve hava numuneleri üzerinde yapılan analizler, bazı parametrelerde ilgili yönetmeliklerdeki sınır değerlerin aşıldığını ortaya koyarak çevre kirliliğinin meydana geldiğini doğruladı.

KUSURLULARIN DETAYLI LİSTESİ AÇIKLANDI

Proje yönetimindeki eksiklikler ve uyarı mekanizmalarının yetersizliği nedeniyle birçok üst düzey yöneticinin asli kusurlu olduğu belirtildi. Bu kişiler arasında SSR şirketinin global projeler başkan yardımcısı J.H, Anagold firmasının ülke müdürü C.Y.D, operasyon başkan yardımcısı I.R.G, sürdürülebilir yatırım projeleri müdürü S.S ve kıdemli geoteknik mühendisi A.R.K gibi isimler yer aldı. Ayrıca GRE şirketinin tasarım mühendisleri L.Q ve V.L.L ile INR firmasının proje koordinatörü Ö.A da asli kusurlular arasında yer aldı.

ELEKTRONİK İLETİŞİM VERİLERİ İNCELENDİ

Şüphelilerin ifadeleri, e-mailler, SMS’ler ve WhatsApp gibi iletişim kanallarındaki yazışmalar iddianamede delil olarak sunuldu. Bu iletişimler, olay öncesi alınmayan önlemleri ve ihmalleri ortaya koydu.

RENK DEĞİŞİKLİĞİ 11 ŞUBAT’TA BAŞLADI

Radar sistemleri ve güvenlik kameralarıyla yapılan incelemelerde, yığın liç sahasındaki toprak renginde 11 Şubat’tan itibaren değişiklikler başladığı belirlendi. 13 Şubat’ta bu değişim daha net bir şekilde alt bölgelere doğru yayıldı. Renk değişimi, olayın gerçekleşeceğine dair bir uyarı olarak değerlendirildi.

GÖRÜNTÜLER VE İHMALLER

Olay günü sabah saatlerinde başlayan heyelan uyarıları dikkate alınmadı. Güvenlik kameraları ve radar verilerinde heyelanın gerçekleşme ihtimaline dair sinyallerin bulunduğu, ancak bu durumun yeterince iyi yönetilemediği ifade edildi.

43 ŞÜPHELİYE HAPİS CEZASI İSTEMİ

Tüm şüphelilerin “Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmak” suçundan 2 yıldan 15’er yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.

ÇEVRE KİRLİLİĞİ NEDENİYLE EK SUÇLAMALAR

Altın madenini o dönemde işleten şirketin Kanadalı yöneticileri I.R.G., C.Y.D. ve K.Ö. hakkında ayrıca “Çevreyi taksirle kirletmek” suçlamasıyla adli para cezası veya çevrede kalıcı zarar verilmesi durumunda 2 aydan 1 yıla kadar hapis cezası istendi.

Yorumlar (0 yorum)
Yorum kurallarını okudum ve kabul ediyorum.
Henüz yorum eklenmemiş, ilk yorum ekleyen siz olun.
Sonraki Sayfa