Alman Welt gazetesi, ABD'deki Vandenberg Uzay Kuvvetleri Üssü'nden uzaya gönderilen FGN-100-d1'in, Türkiye'nin bağımsız navigasyon uydu ağı kurma hedefi doğrultusunda kritik bir adım olduğunu belirtti.
Haberde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'nin kendi uydu sistemini inşa ederek GPS, Galileo, Glonass, BeiDou ve QZSS gibi küresel navigasyon sistemlerine rakip veya tamamlayıcı bir yapı oluşturmayı amaçladığı vurgulandı.
TÜRKİYE'NİN UZAYDAKİ YENİ HEDEFİ
Analizde, Türkiye'nin savunma ve havacılık sanayisinde elde ettiği başarıları uzay teknolojileriyle genişletmek istediği, bu doğrultuda daha fazla egemenlik sağlamayı ve ihracatçı konuma gelmeyi hedeflediği ifade edildi.
Fergani Uzay şirketinin, insansız hava araçları üreticisi Baykar grubuna ait olduğu hatırlatılarak, Baykar'ın Ukrayna'da kullanılan insansız hava araçlarının Rus tanklarına karşı sağladığı başarılar da örnek olarak gösterildi.
NATO TÜRKİYE'NİN ADIMLARINI YAKINDAN TAKİP EDİYOR
Haberde, Türkiye'nin uzay alanındaki iddialı planlarının dikkat çektiği ve NATO'nun bu gelişmeleri yakından izlediği belirtildi. Türkiye'nin uzay çalışmaları konusunda büyük ilerleme kaydettiğine vurgu yapıldı.
MİLLİ UYDU GÜNDE 15 KEZ DÜNYA TURU ATACAK
Tamamen yerli mühendislik ve imkanlarla geliştirilen FGN-100-d1, yaklaşık 510 kilometre yükseklikte Alçak Dünya Yörüngesi'nde (LEO) ve Güneş Eşzamanlı Yörüngede (SSO) görev yapacak. Uydu, saniyede 7,6 kilometre hızla hareket ederek günde yaklaşık 15 kez dünya turu atacak.
Üç yedekli uçuş bilgisayarıyla donatılan FGN-100-d1, yörüngede operasyonel testler gerçekleştirecek. Haberleşme, konumlandırma ve faydalı yük iletişimi gibi kritik görevleri yerine getirecek olan uydu, Türkiye'nin uzay ekosistemini geliştirme hedefinin önemli bir parçası olacak.
TÜRKİYE’NİN UZAYDAKİ GÜCÜ ARTACAK
Fergani Uzay mühendisleri, uydu geliştirme sürecinde kritik aviyonik sistemler, yerli yazılım entegrasyonu, yeşil itki teknolojisine sahip motor ve yapısal tasarım gibi birçok alanda başarılı testler gerçekleştirdi. Türkiye'nin bu adımı, hem teknolojik bağımsızlığını güçlendirmeyi hem de uzay teknolojilerinde küresel rekabette önemli bir oyuncu olmayı hedefliyor.
