İstanbul’da yenidoğan bebek acil hastalarını anlaşmalı özel hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağladıkları ve bebek ölümlerine sebebiyet verdikleri iddia edilen 46 sanığın yargılandığı davanın üçüncü duruşması yarına ertelendi. 25’i tutuklu olan sanıkların yargılandığı dava, Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görüldü.
TANIKLARIN İFADELERİ ALINDI
Duruşmada tanık olarak dinlenen hemşire Şenay Çalıkoğlu, olay tarihinde Birinci Hastanesinde çalıştığını belirterek, "Opera bebek devlet hastanesinden geldi. Ertesi gün vardiyaya geldiğimde herkes bebeğin başında kan almaya çalışıyordu. Nabzının hissedilemediğini söylediler. Monitörler sürekli hatalı gösteriyordu. Gece boyunca kimseye ulaşamadıklarını söylediler. Hemşire Tuğçe sabaha kadar bebekle ilgilendi ve doktorlara ulaşamadığı için kendisi müdahale etti." dedi.
ÇOCUK DOKTORU OLAY YERİNDE YOKTU
Mahkeme başkanının sorusu üzerine Çalıkoğlu, çocuk doktoru Şeyhmus Çelik’in bebek hastaneye geldiğinde orada olmadığını, bebeğe genellikle Hakan Doğukan Taşçı’nın müdahalede bulunduğunu ifade etti.
GÜNEY HASTANESİNDE KAYA BEBEĞİN ÖLÜMÜ
Güney Hastanesinde hayatını kaybeden Kaya bebek ile ilgili olarak tanık olarak dinlenen doktor Oktay Torun, son 7 yıldır yenidoğan yoğun bakım hastalarına bakmadığını belirtti. Torun, "Son dönemde yenidoğan hastalarıyla Fırat Sarı ilgileniyordu. Hastalarımın epikriz raporlarını kendim düzenlerdim. Kaya bebeğin ölümünden sonra sağlık müdürlüğünün denetimleri sıkılaştı. Başhekim, bana bir belge imzalatmaya çalıştı ve hastaneden mobbing nedeniyle ayrıldım." şeklinde konuştu.
500 GRAM DOĞAN BEBEĞİ YAŞATMAK ÇOK ZOR
Bir avukatın, Kaya bebeğin epikriz raporlarında Torun’un elektronik imzasının bulunduğunu ve bunu nasıl açıklayacağını sorması üzerine Torun, "Ben Kaya bebeği hiç görmedim. Elektronik imzamı sürekli yanımda taşıyordum. Biri alıp imzaladıysa, hastane yönetimi almıştır. Yani başhekim Ali Dirik. İki farklı denetime çağrıldım. Kaya bebek 500 gram doğmuştu, bu kadar düşük kiloda bir bebeği yaşatmak son derece zor." dedi.
SAVCI, TUTUKLU SANIKLARIN CEZAEVİNDE KALMAYA DEVAM ETMESİNİ İSTEDİ
Tanık ifadelerinin ardından mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, sanık İlker Gönen’in hayatını kaybetmesi nedeniyle hakkında açılan davanın düşmesini ve tutuklu sanıkların mevcut durumlarının devam etmesini talep etti.
TUTUKLU SANIKLAR BİRBİRLERİNE SUÇLAMA YÖNELTTİ
Sanıklardan Fırat Sarı, meslektaşı İlker Gönen’i kaybettiklerini belirterek, "Türkiye’nin en iyi çocuk hekimlerinden birini kaybettik. İlker 3 çocuk babasıydı, böyle bir şeye asla karışacağını düşünmezdik." dedi. Ancak tutuklu sanık Hakan Doğukan Taşçı, Sarı’nın İlker Gönen hakkında konuşmasını doğru bulmadığını ve aylarca Gönen’in tutuklanması için çaba sarf ettiğini iddia etti.
Sanıklardan Hasan Basri Gök ise Fırat Sarı’nın sadece "tiyatro oynadığını", devletten ilaç çaldığını ve epikriz raporlarında yolsuzluk yaptığını öne sürdü.
MAHKEME DURUŞMAYI YARINA ERTELEDİ
Mahkeme heyeti, sanıklar ile avukatlarının ifadelerinin alınması için duruşmanın yarına ertelenmesine karar verdi.
