Kendi Kendini Sabote Eden İlişkiler: Gerçek Aşkı Nasıl Kaçırıyoruz?

Gerçek aşkı bulduğunuzda onu gerçekten kabul edebiliyor musunuz, yoksa farkında olmadan kendi mutluluğunuzu sabote mi ediyorsunuz? Bazen en büyük engel, kendi içimizde saklıdır.

EP
Esra Polat Editör
YAYINLAMA
23 Şubat 2025 00:20
GÜNCELLEME
23 Şubat 2025 00:20
Kendi Kendini Sabote Eden İlişkiler: Gerçek Aşkı Nasıl Kaçırıyoruz?
EP
Esra Polat Editör

İlişkilerde mutlu olmayı herkes ister, ancak bazen farkında olmadan kendimizi sabote ederiz. Bir ilişkiyi gerçekten istediğimizi düşünürken, içimizdeki korkular, geçmiş travmalar veya bilinçaltındaki yanlış inançlar nedeniyle bu mutluluğu baltalayabiliriz. 

Karşımıza doğru kişi çıkmış olsa bile, geçmişte yaşadığımız hayal kırıklıkları veya kendimize dair bilinçaltındaki olumsuz düşünceler yüzünden, ilişkiyi kendimiz mahvedebiliriz.

Kendi kendini sabote etmek, genellikle bilinçli bir seçim değildir. Birçok insan bunu fark etmeden yapar. Bu sabotaj, güvensizlik, değersizlik hissi, korku ya da fazla beklenti gibi birçok şekilde ortaya çıkabilir. 

Peki, sağlıklı bir ilişkiyi mahvetmemize neden olan bu içsel engeller nelerdir ve bunlarla nasıl başa çıkabiliriz?

sağlıklı bir ilişkiyi neden mahvederiz?

1️⃣ Mükemmellik Takıntısı: Gerçek Olmayan Birini mi Arıyorsunuz?

Bazen farkında olmadan gerçek aşkı bulmamızın önündeki en büyük engel, mükemmellik arayışımızdır. O kişinin en ufak hatasını büyütüyor, beklentilerimizi karşılamadığı her an hayal kırıklığına uğruyoruz. Ancak kimse mükemmel değildir ve ilişkiler, birbirini olduğu gibi kabul etmekle güçlenir.

Eğer sürekli "Daha iyisini bulabilirim" diye düşünüyorsanız ya da partnerinizin küçük hatalarını büyütüp ilişkiyi bitirme noktasına getiriyorsanız, belki de kendi mutluluğunuzu sabote ediyorsunuz. Gerçek aşk, kusursuzluğu aramak değil, kusurlarla birlikte mutlu olabilmektir.

2️⃣ "Beni Terk Edecek" Korkusu: Güvensizlikle İlişkiyi Zehirlemek

Eğer geçmişte terk edilme, aldatılma ya da güven kırıklığı yaşadıysanız, yeni bir ilişkiye girerken bu korkuları yanınızda taşıyabilirsiniz. 

Partnerinizin sizi gerçekten sevdiğine inanmıyor, sürekli bir şeylerin ters gideceğini düşünüyor musunuz? Belki de hiç farkında olmadan, ilişkiyi sabote ediyorsunuz.

Güvensizlik, zamanla ilişkide paranoya, aşırı kıskançlık ve sürekli onay bekleme ihtiyacına dönüşebilir. Karşınızdaki insan ne kadar iyi niyetli olursa olsun, eğer sürekli sizi terk edeceğini düşünüyorsanız, bilinçaltınız bir şekilde bu korkunuzu gerçeğe dönüştürebilir. Önce kendi duygusal yaralarınızı iyileştirmeden, sağlıklı bir ilişki kurmak zordur.

3️⃣ Fazla Bağımsızlık: Kimseye İhtiyacım Yok Düşüncesi

Bağımsız olmak güçlü bir özellik gibi görünse de, ilişkilerde aşırı bağımsızlık bazen yakınlaşmayı engelleyebilir. Eğer kendinizi duygusal olarak tamamen kapatıyor, partnerinizle derin bir bağ kurmaktan kaçınıyorsanız, aslında kendi kendinizi sabote ediyor olabilirsiniz.

"Kimseye ihtiyacım yok." düşüncesi, çoğu zaman bağlanma korkusunun bir yansımasıdır. İlişkiler, bağımlı olmadan bağlı kalabilmeyi öğrenmekle güçlenir. Kendinizi birine açmaktan korkuyorsanız, aslında kendi mutluluğunuzun önüne geçiyorsunuz demektir.

4️⃣ Dramatik Senaryolar Yazmak: Gerçekten Bir Sorun mu Var, Yoksa Siz mi Yaratıyorsunuz?

Bazı insanlar ilişkilerinde sürekli olarak sorun arama eğilimindedir. Partnerinizin söylediklerini fazlasıyla analiz ediyor, en ufak yanlış anlaşılmada kendinizi kötü hissediyor ya da tartışmaları gereğinden fazla büyütüyor musunuz?

Bazen bir ilişkide çatışmalar olması normaldir. Ancak eğer her küçük sorunu büyük bir felakete çeviriyorsanız, aslında kendi kendinize zarar veriyorsunuz demektir. Olmayan problemler yaratmak yerine, gerçekten sorun var mı yoksa sadece geçmiş deneyimlerinizin gölgesinde mi yaşıyorsunuz, bunu değerlendirin.

5️⃣ Kendini Yeterince Değerli Görmemek: "Beni Neden Sevsin?" Düşüncesi

Birçok insan, ilişki içinde mutlu olmaya başladığında, bunu hak etmediğini düşünebilir. "Beni gerçekten sevdiğine inanamıyorum.", "O çok iyi biri, ben onun seviyesinde değilim." gibi düşünceler, ilişkide ciddi sabotajlara neden olabilir.

Eğer kendinizi değersiz hissediyorsanız, bilinçaltınız bu düşünceyi doğrulamak için ilişkiyi sabote edecek yollar bulabilir. Öz değer eksikliği, bir ilişkide sevildiğinize inanmanızı zorlaştırır ve zamanla ilişkinin dengesini bozar.

6️⃣ Geçmişten Gelen Yükler: Eski İlişkileriniz Hâlâ Sizinle mi?

Eğer geçmişte sizi üzen veya hayal kırıklığına uğratan bir ilişki yaşadıysanız, bu travmaları yeni ilişkinize taşıyor olabilirsiniz. Yeni partnerinizi geçmişteki biriyle kıyaslamak, eski hatalardan dolayı onu suçlamak ya da geçmiş acılarınızı hala iç dünyanızda taşımak, ilişkide ciddi sorunlara yol açabilir.

Geçmişteki insanlar size zarar vermiş olabilir, ancak şu an yanınızdaki kişi sizin geçmişiniz değil. Yeni bir ilişkiye başlarken eski yükleri bırakmak, gerçekten sağlıklı bir bağ kurmanızı sağlar.

Kendi Kendini Sabote Etmeyi Bırakmak İçin Ne Yapılmalı?

Eğer yukarıdaki maddelerden bazılarını kendinizde fark ettiyseniz, öncelikle kendinize şefkat göstermelisiniz. Kendini sabote etmek bilinçli bir tercih değildir; genellikle geçmiş deneyimlerin, korkuların ve içsel güvensizliklerin bir sonucudur. Ancak bu durum değiştirilebilir.

✅ Önce kendinizi tanıyın. Hangi korkularınız sizi yönetiyor? Neden ilişki içinde sürekli bir tehdit algılıyorsunuz?
✅ Bilinçli davranın. Kendi iç sesinizi fark edin ve ilişkinizde gereksiz yere sorun yaratıp yaratmadığınızı gözlemleyin.
✅ İletişimi güçlendirin. Partnerinizle açık ve dürüst bir şekilde konuşarak, kaygılarınızı paylaşın.
✅ Kendi değerinizin farkına varın. Siz de sevilmeyi ve sağlıklı bir ilişki yaşamayı hak ediyorsunuz.

Yorumlar (0 yorum)
Yorum kurallarını okudum ve kabul ediyorum.
Henüz yorum eklenmemiş, ilk yorum ekleyen siz olun.
Sonraki Sayfa