İlişkilerde en büyük zorluklardan biri, partnerimizin gerçekte ne hissettiğini anlamaktır. İnsanlar her zaman duygularını doğrudan ifade etmez; bazen bilinçli olarak saklar, bazen de farkında olmadan beden dili ve davranışlarıyla dışa vurur. Sözcükler çoğu zaman yeterli olmayabilir çünkü insanlar kendilerini farklı şekillerde ifade eder. Bu yüzden partnerinizin gerçek hislerini anlamak için yalnızca söylediklerine değil, nasıl söylediğine ve davranışlarına da dikkat etmek gerekir.
Bir insanın duygularını anlamanın en önemli yollarından biri beden dilini gözlemlemektir. Eğer göz temasından kaçınıyor, kollarını bağlayarak konuşuyor veya sizle arasına fiziksel mesafe koyuyorsa, duygusal olarak kendini kapatıyor olabilir. Kaşlarını çatması, dudaklarını sıkması ya da sürekli elleriyle yüzüne dokunması gibi küçük jestler de onun stresli ya da rahatsız olduğunu gösterebilir. Ses tonu da önemli bir ipucu olabilir. Normalde enerjik konuşan biri aniden düşük ses tonuyla, kısa ve kesik cümlelerle konuşmaya başladıysa, iç dünyasında bir şeyleri saklıyor olabilir. Bunun tam tersi olarak, üzgün hissettiğinde neşeli görünmeye çalışıyorsa, içinde bir şeyleri bastırıyor olabilir.
Davranışlardaki değişimler de partnerinizin ruh halini anlamanızı sağlayabilir. Eskiden keyif aldığı şeylere ilgisini kaybettiyse, daha fazla yalnız kalmak istiyorsa veya sizinle vakit geçirme konusunda eskisi kadar istekli değilse, zihninde onu meşgul eden bir şeyler olabilir. Bazen insanlar, kendilerini doğrudan ifade etmek yerine alışkanlıklarında küçük değişiklikler yaparak duygularını yansıtır. Partneriniz sizinle konuşmaktan kaçınıyor, sorularınıza kısa ve ilgisiz yanıtlar veriyorsa veya sürekli konuyu değiştiriyorsa, anlatmakta zorlandığı bir şey olabilir.
Gerçek hisleri anlamanın bir diğer yolu da söylediklerinin içeriğine dikkat etmektir. Eğer sürekli "önemli bir şey yok" ya da "boş ver" gibi geçiştirmeler yapıyorsa, konuşmaktan kaçındığı bir konu olabilir. Duygularını anlatmakta zorlanan kişiler, bazen fazla detay vererek veya konudan saparak da rahatsız oldukları şeyleri gizlemeye çalışır. Bu tür durumlarda ona doğrudan "Bana anlatmak istediğin ama söyleyemediğin bir şey mi var?" gibi açık uçlu sorular yönelterek kendisini rahat hissetmesini sağlayabilirsiniz. Ancak burada önemli olan, onu zorlamadan konuşmasına izin vermektir. Eğer konuşmaya hazır değilse, zaman tanımak en doğrusu olacaktır.
Partnerinizin gerçek duygularını anlamak için sadece dinlemek yetmez, aynı zamanda gözlemlemek ve hissetmek de gerekir. İnsanlar bazen kendilerini tam olarak ifade edemeyebilir, ancak bilinçaltı her zaman ipuçları bırakır. Beden dili, ses tonu, davranış değişiklikleri ve konuşmalarının içeriği, onun gerçekte ne hissettiğini anlamanıza yardımcı olabilir.
Eğer partnerinizin bir şeyleri içine attığını düşünüyorsanız, onu zorlamadan yanında olduğunuzu hissettirmek en sağlıklı yaklaşım olacaktır. Açık ve yargılayıcı olmayan bir iletişim kurarak, kendini ifade etmesini kolaylaştırabilirsiniz.