Ankara’da ‘Miyelom Hasta Bilgilendirme Semineri' yapıldı

Başkent Ankara'da 'Multipl Miyelom Farkındalık Ayı' kapsamında hasta bilgilendirme seminerinin ikincisi gerçekleştirildi.

DHA
Kaynak DHA
YAYINLAMA
11 Mart 2025 07:50
GÜNCELLEME
11 Mart 2025 07:50
Ankara’da ‘Miyelom Hasta Bilgilendirme Semineri' yapıldı
DHA
Kaynak DHA

MULTİPL MİYELOM FARKINDALIK AYI KAPSAMINDA BİLGİLENDİRME SEMİNERİ DÜZENLENDİ

Liv Hospital Ankara öncülüğünde, 1-31 Mart Multipl Miyelom Farkındalık Ayı kapsamında hasta bilgilendirme seminerinin ikincisi gerçekleştirildi. Ankara’da bir otelde düzenlenen etkinlikte, miyelom hastalarıyla bir araya gelen Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Meral Beksaç, hastalıkla ilgili önemli bilgiler paylaştı.

MULTİPL MİYELOM VE ÖNEMİ

Prof. Dr. Beksaç, Multipl Miyelomun kemik iliği kaynaklı kanserler arasında ikinci sırada yer aldığını belirterek, son 10 yılda tedavide büyük ilerlemeler kaydedildiğini vurguladı. Hastalığın genellikle 65 yaş ve üzerinde görüldüğünü ifade eden Beksaç, Türkiye’deki nüfus yapısının da hastalığın görülme sıklığını etkilediğini söyledi.

"Türkiye’de ortanca yaş hala genç olsa da ileri yaş grubundaki bireylerin sağlık hizmetlerine erişimi arttıkça, hastalığın teşhis edilme oranı da artıyor. Normalde 100 bin kişide 8-9 vaka beklenirken, tedavi gerektiren miyelom vakaları bu rakamın içindedir. Ancak her laboratuvar sonucu hastalık anlamına gelmez. Bu yüzden düzenli sağlık kontrolleri çok önemli."

KEMİK İLİĞİ TANIDA BÜYÜK ROL OYNUYOR

Multipl Miyelomun teşhisinde en önemli unsurlardan birinin kemik iliği analizi olduğunu belirten Prof. Dr. Beksaç, hastalığın biyolojik yapısını anlamanın tedavi sürecini belirlemede kritik rol oynadığını ifade etti:

"Miyelom hastalarında sadece hastalığın evresini değil, biyolojik yapısını da anlamak gerekiyor. Bu, hastalığın agresif mi yoksa yavaş ilerleyen bir formda mı olduğunu anlamamıza yardımcı olur. Tedavi sürecinin yoğunluğu ve süresi, bu bilgilere göre şekillenir."

60 YAŞ ÜZERİNDEKİ KİŞİLER YILDA BİR KEZ TETKİK YAPTIRMALI

Prof. Dr. Beksaç, miyelomun en çok böbrekleri, kemikleri ve kansızlık gibi sorunları tetiklediğini belirterek, erken teşhisin önemine dikkat çekti:

"Özellikle 60 yaş ve üzerindeki bireylerin her yıl kan tahlili, biyokimya testi, akciğer filmi ve idrar tetkiklerini ihmal etmemesi gerekiyor. Tomografi, hastalığın teşhisinde en güvenilir yöntemlerden biridir. Ayrıca idrarda köpürme gibi belirtiler, protein kaçağına işaret edebilir ve bu da miyelomun habercisi olabilir."

Diyabet gibi hastalıkların miyelom belirtilerini maskeleyebileceğini söyleyen Beksaç, düzenli sağlık kontrollerinin ve uzman takibinin önemini vurguladı.

Multipl Miyelom Farkındalık Ayı kapsamında düzenlenen etkinlikler, hastalık hakkında bilinç oluşturmayı ve erken teşhis oranlarını artırmayı amaçlıyor.

Yorumlar (0 yorum)
Yorum kurallarını okudum ve kabul ediyorum.
Henüz yorum eklenmemiş, ilk yorum ekleyen siz olun.
Sonraki Sayfa