Keyifli geçirilen hafta sonunun ardından Pazartesi’ye girişler yapıldı. Bugün 18 Eylül, günlerden Pazartesi.
İşyerlerinde mesai başladı. Çalışanlar kahvelerini çaylarını alıp bilgisayarlarının başına geçti bile. Çoğunuz ‘’off bugün pazartesi dimi’’ diye daha yolda gelirken sızlanmaya başladı. Birkaçınız dün geceden, diğer yarınız da şuan da masa başında ‘’bugün nasıl bitecek’’ demeye başladı bile.
Evet, şuanda Pazartesi sendromu içindesiniz.
Nedir Bu Pazartesi Sendromu?
Hafta sonunun sona erdiğini, yeni bir iş veya okul haftasının başladığını hatırlatıp, hafta sonu dinlenmesinin ardından iş veya okul stresi ile tekrar başa çıkması zorlaştığında hissedilen bir dizi duygu ve belirtiyi içeriyor Pazartesi sendromu. Günümüzün yoğun iş yaşantısı ve uzun süren mesai saatleri, kişileri doğrudan etkileyebiliyor. Pazartesi Sendromu, beş günlük yoğun çalışma düzeni sonucunda hayatlarımızda doğrudan etkisini gösteriyor. Hafta sonu tatil süresince iş streslerini atan kişiler, yeni haftada aynı düzene dönmekte zorluk çekebiliyor.
Hafta sonunu iple çeken kişiler beş günlük yoğun çalışma saatlerinin sonucunda iki günlük tatil ile streslerinden uzaklaşma fırsatı bulabiliyor. Ama tatil günlerinden sonra, alışmış olduğu rahat alanlarından uzaklaşıp, yeniden yoğun iş hayatına adapte olmakta zorlanabiliyor.
Aslında Pazartesi sendromu, Pazar gecesinden başlıyor. Ertesi gün iş olduğunu bilen kişiler, kendilerini bir gün önceden strese sokup olumsuz yönde şartlandırıyor. Bu şartlanmalar da kişilerde bir baskı hissi oluşturuyor.
Peki, Bu Olumsuz Şartlandırmaların Nedeni Ne?
Sürekli zamanla yarışır hale gelen kişilerin, yaptığı işten tatmin olamama, sadece para kazanmak için çalışılması gibi durumlar, yaptığı işe karşı aidiyet hissetmeme, kişileri hayata dair amaçsız hissettirebiliyor. Bu durumda kişilerin çalışma hayatından zevk alamamasını sağlıyor.
Bir başka neden arasında değişen uyku düzeni geliyor. Hafta içi uykusuz kalınan zamanları, hafta sonu telafi etmeye çalışan kişiler, biyolojik saat düzenini bozuyor. Bu yüzden pazartesi günleri daha yorgun hissedip daha zor uyanıyoruz.
Peki, Bu Yas Durumundan Nasıl Kurtulacağız?
- Önce algı değişikliğine gideceğiz, olumsuz duygu ve düşüncelerden arınacağız,
- Hafta sonunu rahatlatıcı ve keyifli aktivitelerle doldurup dinlenmeye önem vereceğiz,
- Düzenli bir uyku programına sadık kalacağız,
- İş veya okul haftasının başlangıcına daha hazırlıklı olmak için Pazartesi günü yapılacaklar listesi oluşturacağız
- Stresi azaltmak için derin nefes alma, meditasyon veya yoga gibi stres azaltma tekniklerini kullanacağız,
- Hafta sonu boyunca keyif aldığımız aktiviteleri, hafta içinde de sık sık yaparak hafta sonu hissiyatını sürdürmeye devam edeceğiz.
- Pazar geceleri rahatlatıcı bitki çayları tüketeceğiz
- Ve spor...
Spor yapmanın vücuttaki etkisi de unutulmamalı. Vücuttaki serotonin hormonunu arttıran spor, kişiye daha zinde ve mutlu hissettiriyor. Bütün günü masa başında çalışarak geçiren bireyler, düzenli sporu hayatlarına dâhil ettiklerinde vücutlarında yakındıkları ağrıların azaldıklarını da görecekler.
Bu sendromun üstesinden gelmek için bu uyarılara kulak verin, İyi haftalar…