Yapay Zekâ: Fırsatlar ve Tehditler

YAYINLAMA
08 Kasım 2024 11:27
GÜNCELLEME
08 Kasım 2024 11:28

“I am Mother” filmini izlemiş miydiniz? Bence bugünkü yapay zekanın getirdiği çağı bize en net ve duru şekilde anlatan önemli bir yapımdır. İzlemeyenlere şiddetle tavsiye ederim. Bu tarzda bir filmi keyifle izlemek isterseniz aşağıdaki paragrafı atlayabilirsiniz spoiler içermektedir.

Filmde yeryüzündeki insanlığın nesli tükenir ve akıllı bir bilim insanı son olarak Mother adında bir robot geliştirir. Robotun görevi ona emanet edilen bebeği büyütmek ve insanoğlunun yeniden var olabilmesi için onu korumaktır. Robot görevini layıkıyla yerine getirir. Asıl can alıcı tarafı ise Mother, dışarıdan gelebilecek her türlü tehdit için çok kısa sürede kendisinden dev bir ordu üretmiştir. Buradaki mantık aslında çok basit. Ürettiğiniz bir şey kendinden kopyalar üretebiliyorsa bu parabolik bir eğri ile bakteri gibi nüfuzunu artıracaktır. Kopyalarda kendinden kopyalar üretir ve buna matematik camiasında büyük sayılar yasası denir. Bugünkü geldiğimiz noktada mevcut yapay zekâ çözümleri aslında birebir bunu yapıyor. Hatta filmdeki robotun, mevcut çözümlerin yanında sığ bir yapay zekâ olduğunu bile söyleyebiliriz.

Yapay Zekânın Getirdiği Fırsatlar

Konunun özüne dönecek olursak mevcut yapay zekâ çözümleri düşündüğünüzden çok daha büyük etkilere yol açıyor bu etkileri gerçekten fark ettiğimizde her şey için çok geç olacak. Şimdiden belirtmeliyim ki bugünkü yapay zekâ çözümleri kendisinden kopyalar üretebilme konusunda çok başarılı. İşinize özel bir asistana mı ihtiyacınız var? Gidip kendinize bir yapay zekâ üretin. Evet artık bunu rahat bir şekilde bakkaldan sakız alır gibi yapabilirsiniz. Her ne kadar bugün yapay zekâ insan güdümünde olsa da teknolojik gelişimler üzerinde sanayi devriminin ötesinde etkilere yol açacağı şüphe götürmez bir gerçektir.

Birkaç yıl içerisinde nesil artık fikirlerin rekabet ettiği bir nesil olacak. Üniversitelerde okutulan bölümlerin yarıdan fazlasının yakında kapatılacağını düşünüyorum. Buna karşın çok daha az yeni bölüm ortaya çıkacaktır. Daha uzak bir geleceğe bakacak olursak örneğin 10 yıl sonra eğitim, son 10 asırda değiştiğinden çok daha fazla değişim geçirecek.

Bireysel olarak geçmişte yapılması mümkün olmayan birçok şeyi bugün tek başınıza kolayca ve çok daha kısa sürede yapay zekâ ile gerçekleştirebilirsiniz. “Siz” diyorum fark ettiniz mi? Hayır nezaketen değil. Siz yani bir grup insan. Sen yapabiliyorsan onlar da yapabilir. Yapacak da.

Şirketler özelinde yapay zekaya bakış atacak olursak; personel azaltarak paradan tasarruf etme fikrini, henüz başlayan bir mücadelede en başından pes etmek olarak değerlendiriyorum. Yapay zekâ üretkenliği artırmak üzere geliştirilmiştir, mevcut iş gücünüzde çok daha fazla iş yapabileceğiniz anlamına gelir ki bu rekabetin sürdürülebilir olması açısından büyük önem taşır.

Şirketlerin sürekli yeni fikirler üretmesi ve hızla değişen dünyaya ayak uydurması gerekiyor. Bu kaçınılmaz olan mücadelede kârlılığınızı artırmak ya da çekilmek arasında seçim yapın. Zira kârlılığınızı artırabileceğiniz fırsat dönemi bitmek üzere olabilir. Kurumsal olarak yapay zekâ geçişine rutin ve angarya işlerinizi otomatikleştirerek başlayabilirsiniz.

Genel olarak baktığımızda; her geçen gün şekil değiştiren ihtiyaçlarımızı göz önünde bulundurarak ve bilinen tarih boyunca değişmeyen ihtiyaçları önceliklendirerek girişim planlarımızı şekillendirmemiz gerekiyor.

Yapay Zekânın Getirdiği Tehditler

İnsanoğlunun doğası evrimleşerek bu halini almış, kapasitemiz artmış, yeteneklerimiz gelişmiştir. Her yeni nesil bir önceki neslin bazı problemlerinden muaf tutularak yetişmiştir. Buna bağlı olarak gelişim hızımız daima artarak devam etmiştir.

Bugün küçücük bir çocuğun parmaklarının altına dünyaları koyuyoruz. Yolculuğun kendisinden keyif almaktan mahrum, yolun sonuna çoktan ulaşmış veya istediği an ulaşabilen bir çocuk. Buna bağlı olarak öğrenme becerisini kaybetmiş dahi gibi görünen ancak aptal bir birey ortaya çıkıyor.

Artık fizyolojik ve kimyasal kapasitemizin sınırlarında olduğumuzu düşünüyorum. Her gün yeni bir uyaran, bilgiye ve tatmine ulaşmadaki kolaylık, bağımlılık yapan ve doğrudan beynimizi hedef alan dopamin bombardımanları artarak devam ediyor. Bizim bunlarla başa çıkmamız gerekiyor aksi takdirde bir sonraki nesil bununla başa çıkması gerektiğini bile düşünmekten mahrum bir nesil olabilir. Toplumun yakın bir gelecekte gelişmekten çok sadeleşmeye ihtiyacı olacak.

Bu yazıyı oluşturmadan hemen önce yapay zekâ ile benzer bir metin oluşturmayı denedim fakat birkaç denemenin ardından yapay zekânın biz insanlar gibi düşünemediğini, bizim gibi düşünebilmesi için daha çok zamana ihtiyaç duyduğunu fark ettim. Belki de bu hiç mümkün olmayacak zira hepimiz farklı düşünüyoruz değil mi?

Bir sonraki doğal zekâ ile yazılmış yazımda görüşmek dileğiyle…

Yorumlar (0 yorum)
Yorum kurallarını okudum ve kabul ediyorum.
Henüz yorum eklenmemiş, ilk yorum ekleyen siz olun.