ABD’de 1 Ocak 2025’te gerçekleşen terörizm niteliğindeki saldırılara geçmeden önce olayları daha iyi kavrayabilmek adına Amerika’nın siyasi geleneğine kısaca değinmek istiyorum.
Öncelikle ABD’yi halk değil şirketleşmiş zengin aileler kurdu. Doğal olarak ABD anayasası, FBI, CIA, medya gibi kurumlar bu zengin aile şirketlerinin çıkarları doğrultusunda şekillendi. Bu da ister Demokrat ister Cumhuriyetçi kim gelirse gelsin asla değişmeyecek yönetim politikasını getirdi. Bu yüzden de Amerikan halkının birçok iyileşmemiş derin yaraları, travmaları var ve bu yüzden ABD tarihi skandallarla, usulsüzlüklerle, suikastlarla dolu.
Ve bundan ötürü, önemli partilerin yarışan liderlerinin ufku, sadece mülkiyet ve girişimcilik üzerine sınırlı. Amerika’nın ünlü tarihçisi Richard Hofstadter da bu konunun altını çiziyor.
Bunun en büyük örneklerinden biri eski ABD Başkanı Abraham Lincoln suikastıdır.
Suikasttan iki yıl önce İç Savaş sırasında Lincoln, Konfederasyon içindeki kölelere (siyahlara) özgürlük tanıyan Özgürlük Bildirgesi'ni yayımladı ve bu bildiri sonrası siyahlarda özgürleşebilme inancı arttı, sesler daha da gürleşti. Bu durum ülkeyi kuran zengin ailelerin işine gelmedi. Çünkü hiç para harcamadıkları insan kaynağından mahrum kalmak istemiyorlardı.
Ve bu yüzden 14 Nisan 1865'te ilk kez bir ABD başkanı, suikast düzenlenerek öldürüldü.
Keza, John F. Kennedy de sistem dışı hareket ettiği için öldürüldü.
Vietnam savaşı ve sonrasında gerçekleşen Watergate Skandalı ile “Mayagues” olayı ve 2001 yılındaki 11 Eylül olayları da ülkeyi yöneten şirketlerin hedeflerine ulaşmak için ve sistemi yeniden tasarlamak için kurguladıkları oyun sonrası peşi sıra yaşanan olaylar silsilesiydi.
Bu yüzden halk, Donald Trump’ı seçti!
Bu yüzden Trump her iki saldırıya ilişkin açıklamasında dışarıya değil kendi ABD içine seslendi.
Bu yüzden Trump, ilk başkanlık döneminde 4 yıl boyunca Beyaz Saray Mutfağını hiç kullanmadı, hep dışardan yedi.
*
ABD’DEKİ SALDIRILARDA DİKKAT ÇEKEN DETAYLAR
Gelelim ABD’deki üç saldırıya.
- 1 Ocak sabah saat 4’te Louisiana eyaletine bağlı New Orleans kentinde pikap araçla düzenlenen saldırı,
- Aynı gün, yine sabah, aralarında 2-3 saat var ya da yok, Las Vegas şehrindeki Trump Hotel'in önünde Tesla'nın "Cybertruck" model kamyonetin patlaması,
- New York eyaletine bağlı Queens bölgesindeki bir gece kulübünde meydana gelen silahlı saldırı.
Öncelikle ve hızlıca dikkatimi çeken ayrıntıları sıralamak istiyorum:
- İlk gözüme çarpan, beyaz pikap ayrıntısı! Çünkü Suriye’de DEAŞ’ın kullandığı araçların aynısıydı. Hemen arşivime baktım. Bu araç DEAŞ’ın Suriye’den Irak’a geçip Musul’u teslim aldığı ve şehre girer girmez ilk Türk Büyükelçiliğine saldırdığı olayda kullandığı araçlardandı.
- Güvenlik kamerası görüntüleri bana Person Of Interest dizisini hatırlattı. Güvenlik kamerasında yüz tanıma sisteminin olması.
-Almanya’daki yeni yıl öncesi kutlamalar sırasında aracın insanların arasına dalıp ezmesi ve araçtan DEAŞ sembolü çıkması gibi, kiraladığı araçla Teksas’tan gelip, eğlence merkezi olan New Orleans’ta kalabalığın içine DEAŞ bayraklı araçla dalması.
Hatta bu olay Rusya’daki yeni yılda AVM içinde yapılan saldırıyı ve elbette Türkiye’deki Reyhanlı Saldırısı’nı hatırlattı.
- ABD’de doğup büyüyen saldırgan Shamsud Din Jabbar’ın, Amerikan ordusunda 10 yıl boyunca kritik görevlerde bulunmuş hatta Afganistan’da da görev almış olması,
- Yılbaşında, güvenlik önlemlerinin en üst düzeyde olduğu bir günde FBI ve CIA gibi güçlü iki kurum varken, saldırganın rahatça arabayla kalabalığa dalması, bir de yetmiyormuş gibi arabadan inip silahla tarayacak rahatlıkta olması.
-Trump oteli önünde Tesla arabasının patlatılmasının zamanlaması.
-DEAŞ tarzı saldırıdaki beyaz pikap araçla Musk’ın şirketine ait olan Tesla araba, rastlantıya bakın ki aynı gün aynı siteden kiralanmış!
*
PENTAGON DEAŞ’I YENİDEN DİRİLTİYOR!
1 Ocak ve 2 Ocak arasında yaşanan ve sonrasında yaşanacak olaylar aslında yeni bir oyunun başlangıcı.
Bu oyunun gidişatını, kurumların nasıl tepki vereceğine bağlı olarak, olayın neye evrileceğini, iki hafta içerisinde görmüş olacağız.
Amerika Birleşik Devletleri tahini az buçuk okuyan ya da Amerikan basınını iyi takip eden herkes bilir ki oyun kurup senaryo yazmayı pek bi’ severler.
Hatta bu konuda çok yaratıcıdırlar! Öyle ki “UFO” ve “uzaylılar dünyayı işgal ediyor” tarzında senaryolar buradan çıkma! Gerisini siz düşünün. ABD’nin bu senaryosu nasıl ortaya çıktı onun hikâyesi de başka bir köşe yazısı konusu olsun.
ABD, YPG ile Suriye’de alabileceklerinin çok kısıtlı olduğunu biliyor. Masada olabilmek için Türkiye ile hareket etmek zorunda olduğunu da iyi biliyor.
Bir yıl öncesine kadar DEAŞ tehlikesi kalmadığını açıklayan Pentagon, bu sipariş saldırılarla, sahte bayrak operasyonlarıyla, Trump’a “Bak DEAŞ bitmedi! Suriye’den çekilemeyiz, sözlerinden geri dön” dedi.
Trump oteli önündeki Tesla aracının patlatılmasıyla verilen ikinci mesajda “Eğer sistem dışı hareket eder, sözünden dönmezsen, burnunun dibinde, o çok güvendiğin Elon Musk ile ikinizi böyle patlatırız” şeklinde açıkça tehdit etti.
Bu yüzden Trump, olaya dair açıklamalarında Demokratlara yüklendi; dışarıya değil, içeriye mesaj verdi.
Bu olayda en çok merak ettiğim noktalardan biri; New Orleans’taki pikap saldırısı ile Queens bölgesindeki gece kulübü saldırısı FBI için utanç verici bir durum. FBI, bu güvenlik açığına ilişkin soruları nasıl yanıtlayacak, neleri öne sürecek.
İkincisi ve en önemlisi ise Trump, bu tehdit ve baskılar karşısında dik durabilecek mi?
Artık Amerikalılar J.F.K. suikastı gerçeğini ve 11 Eylül olayının detaylarını öğrenmek istiyor. Trump da gerçekleri açıklayacağına dair söz vermişti. Amerikalılar Trump’ın bu sözüne güveniyor çünkü, Amerikan Başkanı olduğu zaman DEAŞ’ı Barack Obama ve Hillary Clinton’ın bizzat kurdurduğunu net ve cüretkâr bir şekilde duyurmuştu.
Eğer Trump baskılara boyun eğip verdiği sözlerden geri adım atarsa bu ABD’de erken seçim demektir, halk direkt istifasını isteyecektir.
Galiba Trump’ı zor günler bekliyor…
Bu arada demedi demeyin, bu saldırıların üstü çok hızlı kapanacak.
Sahi! Ya geçmişte olduğu gibi, bu olaylarda başka bir şeylerin üstünü kapatmak içinse? Ya ters köşe yaptılarsa?